Rakka'dan beriye gelen gaziler
Sual etmen bana nerden gelirim
Tutmuşum yükümü lal-ü güherden
Sam-ı Şerif derler şardan gelirim
Sensin gönül şu dünyadan farıdan
Sabahleyin er kalkanlar
Hasta halin ne diyenler
Sana bir tas su verenler
Başındaki sağlar d'olur
Ne zenginim ne de fakir
Sabahleyin erken yare uğradım
Hoş geldin sevdiğim in dedi bana
Tomurcuk memesin verdi ağzıma
Yorgunsun sevdiğim em dedi bana
Gülerek ağladım yari görünce
Sabahleyin seher yeli değince
Lale verip sünbül boyun eğince
Yaz gelip de beş ayları doğunca
Çekilir sağmalı yozu dağların
Yüce dağ başında çalınır kaval
Sabahleyin tan yüzüne
Sürmeler çekmiş gözüne
İk'elin almış yüzüne
Güller nazlanı nazlanı
Dostun bahçesine girdim
Sabah olsun ben bu yerden gideyim
Garip güller gibi feryad edeyim
Sen dururken derdim ben kime dökeyim
Uyan ey gözünü sevdiğim uyan
Dilberin başında samur saç olur
Sabah seherinde çıkıp salınma
Yavru şahin gibi bas kara gözlüm
Kaşın kalem olmuş lebin mürekkep
Ak beyaz üstüne yaz kara gözlüm
Ol kiraz dudaklar nar gibi yüzler
Sabahtan bizim pınara
Gördüm bir kız gelir
Siması melek siması
Kız kaşların yaya gelir
Çıkmış gelir evden beri
Ne dedim ki benden küstün sevdiğim
Sana bir tenhada sözüm var benim
Kumaş yüküm dost köyüne çözüldü
Bir zülfü siyaha nazım var benim
Ağ ellere al kınalar yakılır
Ne sarp yerde avladılar yolumu
İman ver hey güzel Allah iman ver
Kasdettiler hubça canım almağa
İman ver hey güzel Allah iman ver
Hüma kuşu gibi yüksek uçucak
karacaoğlan gibi biri sanmıyorum ki bu dünyaya gelsin. şiirleri akla hayale sığmayacak kelimelerle dolu.. mekanı cennet olsun inşaallah....
Halk türküleri bambaşka..
Karacaoğlan Efsanesi
Asıl adı Hasan’mış. Daha bir yaşına basmadan anadan öksüz kalmış. Beş yaşına varmadan da babası Kara İlyas, Kozan derebeyi tarafından askere alınmış. Bir daha da dönmemiş. Böylece küçük Hasan ortalıkta kalakalmış! Anasının “Karaca” diye sevip doyamadığı Hasan’a köyden Ser ...