Kızlar güzel amma nakış iş ile
Boynun donatırlar tel kumaş ile
Püsküllü boncuklu yüce baş ile
Al yeşil gerdeğe giresi kızlar
Kızlar güzel güzel aslı huriden
Yolum düştü sizin ele
Bulağ üste duran kızlar
Kına yakmış kara tele
Zülfü tel tel buran kızlar
Seyrim düştü ala göze
Kız senin elinden düştüm ben yasa
Çekildi bülbüller kalmadı tasa
Dönüp koyamadım altın kafese
Benim yarim öğrenmeden tor gitti
Kırıkhan'dan yüklediler göçünü
Kız senin göğsüne süngüm dayarım
Dayarım da gül memenden emerim
Seherde üstüne köprü kurarım
Geçerim Tuna'nın seli isen de
Oğlan senin sözün duyar küserim
Aşık bilir aşıkların suçunu
Cennet sandım kız koynunun içini
Taramış zülfünü dökmüş saçını
Yüzünün üstüne tel kömür gözlüm
Aşık bilir aşıkların alasın
Kömür gözlüm ben bu yerden gidersem
Gülen oynan yaran ile eş ile
Aralıkta kem haberin duyarsam
Delen bu sinemi kara taş ile
Hey ağalar ben bir hata işledim
Kömür gözlüm benle gitmek dilersen
Eğlen maral eğlen bile gidelim
Yel vursun erisin dağların karı
Yollar çamur kurusun da gidelim
Irak derler Araban'ın ilini
Kömür gözlüm bir gün sende
Del'olasın bencileyin
Elin işine varmasın
Ar(a) yerde kal bencileyin
Bakçanda gülün bitmesin
Kömür Gözlüm (Niçin Böyle) Niçin böyle melil melil gezersin
Şad-ü hurrem olup gül kömür gözlüm
Arzu eder gönlüm gurbet illeri
İşte gidiyorum kal kömür gözlüm
Ben seni severim can-u gönülden
Boyunu uzatmış selviye dönmüş
Cennet-i alanın gülü bu gelin
Söyledikçe şeker akar dilinden
Korkarım ki sana göz değer gelin
Altına ak geymiş üstüne mavi
karacaoğlan gibi biri sanmıyorum ki bu dünyaya gelsin. şiirleri akla hayale sığmayacak kelimelerle dolu.. mekanı cennet olsun inşaallah....
Halk türküleri bambaşka..
Karacaoğlan Efsanesi
Asıl adı Hasan’mış. Daha bir yaşına basmadan anadan öksüz kalmış. Beş yaşına varmadan da babası Kara İlyas, Kozan derebeyi tarafından askere alınmış. Bir daha da dönmemiş. Böylece küçük Hasan ortalıkta kalakalmış! Anasının “Karaca” diye sevip doyamadığı Hasan’a köyden Ser ...