Hasretim sana sevdam
Gözlerim kör başkasına
Sen varsan ben varım
Yoksan yokum,canımda
Bir sızısın bağrımda
Gözyaşımda pnarım
Seni sorarken penceremden
Geçen bulutlara
Bir iki damla,çiğ bıraktı yanağıma
Sorma dedi..!
Sorma..!
Arama da
Bulutları aldım geldim
Toz pembe,kar renklerinde
Bak bu güz mevsiminde
Sen seviyorsun diye
Taze çimler üstünde
Seni seyrediyorum
Kalk gidelim sevdiğim
Kalk......
Bu kentler bize uzak
Kavuşmamıza bir çok engel
Bir çok tuzak
Kalk........
Düşerken,acırmı yaprağın canı
Kırılırmı içinde ruyaları
Derin mavi dalgaları
Vururmu kıyılarına
Benim sen yokluğunda
Senin özlemin gözyaşlarıyla
Ah senin o yanın yokmu sevdam
İnsancıl,masumane,sevdan
Aslımı desem
Şirinmi yoksam
Ah bilemem ki
Sana nasıl
Daha kaç mevsim…
Kaç mevsim açmalıyım takvim yapraklarında seni
Kimlere sormadım ki
Dağlara,taşlara
Yıldızlara,kuşlara
Bulutlara, yağışlara
Duydum ki artık,sevmiyormuşsun
Benim için gözüm,kör diyormuşsun
Aşkımıza veda,söz diyormuşsun
Düşünüpte sözünü, süzde öyle git
Zaman uzar da gider,özletir seni
Düşmüş gönül bir güzelin hasretine
Gidiyor gündüz, gece, tende ah çile
Ah edip,vurdu başım,kendini meye
yaşıyorum amma gel bir de bana sor
Sabah ile akşamın arası,ah yar
İnce parmakları, sarmıştı sıkı, sıkıya fırçayı
Bir sağa, bir sola vuruyordu, umudu
Geleceği düşürerek siyah ayakkabıya
Değiştir amca, diyordu
Ardı sıra usulca fırça sırtıyla
Bir türkü çıkımı,dilde hesaplar yapıyordu
bu kadar güzel şiirlerin okunmaması bir kayıp