Hafif buğulanmış camekanın arkasında
yüzünde uzayıp gitmiş çizgiler,
eski bir akşamın yorguluğundan kalma
yarı tebessümde uyuyan gözler
yanında ömrünü anlatan şiirler
Çıktım bir tay, bir kervan yola
Durak Emekçi –Halk Durağı
Hür herkes bu hakikat yola
Durak Emekçi-Halk Durağı
Emek zahmet nedir ki bize?
Oturmuşum deniz kenarına
Bir elimde akşamdan kalma simit
Bir elimde asya'dan avrupayı dolaşan seyyarcının çayı
Başımda dolaşan müşteri deniz kuşları
Karşımda kız kulesi
Uyu meleğim, uyan meleğim
Sabah olmaz bir türlü
Gece de inatsa sana karşı
Sabah olur mu bir türlü?
Uçarsyn kendince, yüksek engin
Yaşıyoruz bin bir cefa ile
Söyle, şayet hayat bu ise
Koşuyoruz her an ahuzar ile
Dinle, Şayet hayat bu ise
Gül ekip diken biçerek
Şiir girdabına girdim bu gece
Sürüklüyor beni alabildiğine
Acımasız yokluklar içinde
Mısraların derinliğinde
Yok olup gidiyorum ağır ağır
Kendi benliğimde
Bİr kartal hamlesi gibi
çöktün döşüme
Yarasına tütün basan
yiğitler gibi sardın
Sardıkça
Kapattım gözlerimi sarıldım aşkıma
Açık olan gözleri yuh dedi bana
Açtım gözlerimi taş bastım bağrıma
Karşımda duranlar yuh dedi bana
Hangi yürek sana benim kadar yakın ki?
hangi rüzgar tenini benim kadar okşayabailir?
tebessümün olduğum an seni kıskanan bütün güller,
ne zaman nadide kokarlar?
kahrım zulüm, nehrin geçilmez ise,
bir kızıl deniz misali dalgalarınla,
çivi çiviyi
sevmez
beton çiviyi
vurur ha başına başına
çekiç
örsü
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!