Bazen tepem atıveriyor
Şeytan diyor ki;
Kır, dök eline ne geçerse
Lanetler yağdır önüne gelene
Cam şıkırtıları
Sabır der dururdun bardağı taştı
Bahar oldun bana bir gül dermedin
Korkuya yem ettin o büyük aşkı
Sen cesur olmayı beceremedin
Vay başıma gelen işe bak işe
Şu katran gecelerin göz yaşında ben varım
Sararmış o güllerin dikeninde ben varım
Cama vuran damla ben şu kırılmış ayna ben
Rüzgarlarla uçuşan yapraklarda ben varım
Kıyılarımda ki dalgaların arasında batıp çıktıkça, fırtınaya mı tutulduğunu zannediyorsun sen? Peki, derinlerimde ne olduğunu merak ediyor musun? ! .
Sen gördüklerinle yetinirken, ben senin göremediğin “hasret” tarafından istila edilip insafsızca yağmalanıyorum…
Düşünmeden konuşmanın cezası konuştuktan sonra düşünmeye mahkûm olmakmış ya, belli ki bu yüzden bağlandım prangalara, bu yüzden zincirlendim nedamet batağına
Oysa ben “hesap kitap” yapmadım severken… İnce ince “mizan’lara” girmedim, samimiydim, içtendim, “her nasılsa bu yüreğim” işte öyle göründüm…
Her rüzgar estiğinde yön değiştiren yaprak misali “dönek” olmadım, namertlik nedir bilmedim, kırılmayı göze aldım lakin eğilmedim, ben böyle biriydim ve ne olursa olsun böyle kalmaya da yeminliyim! ..
Dürüst olmak “hesaplı” olmaktan “ iyidir” derler…
Alıştım hem de çok alıştım size
Sebebini siz de biliyorsunuz
O gece mehtapta sizle göz göze
Çılgınca seviştik biliyorsunuz
Yıldızlar nasıl da gülümsüyordu
Gerçekten sevebilir misin?
Ama gerçekten, samimi ve içten
Ah! .... Ah be güzelim
Buna bir de beni inandırabilsen! ..
***
Seni tanımam “yorum” yapacak kadar
Başladım ve bitirdim aşk denilen yolu ben
İlk adımda yalnızdım, şimdi ise kederli
Vardığım zirvelerden hüsran ile dönerken
Yola çıkanlar gördüm, ikişerli dörderli
Menzile varamazlar, kimde var o metanet
İnsanı yaralayan en kötü şeylerden biri; “önemsediği kişinin” hareket ya da sözlerine sessiz ve tepkisiz kalmasıdır…
Tepkisizlik; “değer vermemek, ciddiye almamak ve önemsememektir bir bakıma… “
“Ben hiç sinirlenmem” diyenler aslında başkalarını sinirden kahrederler her nedense! ..
“Susmak” karşı tarafa “hak etmediği bir ceza” vermek ve içinde bir yerlerde “yük” gibi taşıyıp muhafaza ettiği “korkaklığın” ardına gizlenmektir, namertliktir! ...
İster erkek ister kadın “delikanlı olamamanın” ambalajlanmış şeklidir “susmak”..
Sadece kendini, kendi dertlerini, kendi dünyasını düşünen kişilerde oluşur bu megaloman durum, kişi fevrileşir, agresif davranır, kendini dünyanın merkezi sanırken çevresindeki herkesi de peykleri gibi görür! ...
Arıyorum! .. Ama bilmiyorum!
Nerede bulacağım seni?
Bir kağnının tekerinde mi,
Boncuk boncuk terlerin nefesinde mi? ..
Ya da kara sabanın darmadağın ettiği
Kapkara toprakların arasında mı? ..
Bir ara uğradın ve gidiyorsun
Arkana dönüp de bakmayacaktın
Seni seviyorum! .. “Ama” diyorsun
İşte o “ama-yı” koymayacaktın
Vuslat değil sanki “mahkum görüşü”
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!