Ne vardı mümkün olsa, dönebilsek yeniden,
Hayal olmuş yıllara, aynı can, aynı beden.
Beynimin eleğinden, geçiyor tüm anılar,
Süzdüğüm mazi değil, mazi içindeki sen.
16 Kasım 1990 – Cuma / Bilecik
Değil mi ki bıraktın, beni böyle biçare...
Adıma Mecnun deyip, destan ettin dillere,
Yansam kızgın çöllerde, dönüp bakmam yüzüne,
Leyla olup yalvarsan, af dilesen bin kere.
8 Ekim 1987 – Perşembe / ANKARA
Hiç biter mi sanırsın, sana olan hasretim,
Sensiz gurbet ellerde, hem öksüzüm, hem yetim.
Altın kafes bülbüle neyse o benim için,
Değişmem hiç bir şeyle, seni ben memleketim.
8 Eylül 1994-Perşembe / KONYA
Bilir misin ki nedir, içimi hala yakan?
Dert olup yüreğimi, daim gamda bırakan.
Kalmadı bir hatıran, avunmaya çalışsam,
Bir mendilin olsaydı ellerimde sen kokan,
2 Nisan 1989 – Pazar / Ankara
Sen araya girmeden, dostum dosttu hakikat,
Sonra her şey değişti, yaşadım gördüm bizzat.
Adımız safa çıktı, senden uzak durdukça,
Ne yaman şeymişsin be, kara kedi menfaat.
24 Ekim 2006 – Salı / İZMİR
Sen herkesi sen bilme, devran o devran değil,
Çürümüş tüm değerler, her biri cansız fosil,
Menfaat esir almış vicdanları sessizce,
Mağdur sanık sorguda, şeytan zalime vekil…
10Temmuz 2014-Perşembe / İzmir
Menfaat gözetmedik, adımız çıktı safa,
Fırsatlar geldi geçti, önümüzden kaç defa.
Helalinden değilse, neye yarar o servet,
İç huzur olmadıkça, sürülür mü hiç sefa.
6 Nisan 1999-Salı / İzmir
Bilmem ki ne olurdu meraktayım sahiden,
Sen de beni sevseydin; deli divanen iken.
Belki de heyecandan duruverirdi kalbim,
Ölürdüm ellerini tutamadan yine ben.
5 Kasım 1990- Pazartesi / Bilecik
Hayal meyal anılar, hepsi bundan ibaret,
Çekilip bir köşeye, dalıp her akşam seyret.
Olmaz ki böyle gönül, eriyen muma döndüm,
Gördüğün gerçek değil, artık hepsi mücerret...
30 Haziran 1985 – Pazar / Ödemiş
Bilmem ki şu gönlüme, nasıl anlatsam, desem?
Boşa dönüp durmaktan, oldum tümüyle sersem.
Hayal-i suretine, dalıp gidiyor her gün,
Sanıyor ki gördüğü, hala sensin mücessem.
Nisan 1987- Ankara
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!