Zihnime düştüğün zamanlar
Kendimce şiirler karalarım
Çöp kutusundaki kağıtlardan belli
Kendimce, kendimi yaralarım
Ne yazdığım ise, belli değil
Şikayet olmaz sevdaya
O sevda ki; yağmurda ıslatır
Soğukta üşütür
Güneşte terletir
Bulut misali sarsan da
Ne dediğini bilmiyor, bana ait olmayan bu dilim
Ufkunda köreldi gözlerim, titriyor her iki elim
Sağlıklı günlerimi arıyorsan da, senindir her halim
Mecalim yok ayakta durmaya, sıkı tut ellerimi
Önceden de sevdi gönlüm, dokunmadı yüreğime kimse
Zoruma gidiyor, bunca yıldan sonra
Sil baştan demek, geçmiş anılarıma
Ve sevdiğimi sandığım tüm sanılarıma
Yanıldığımı anladığım reel kanılarıma
Çok zayıf yüreğim, incecik zar misali
Zaman
Buğulu cam gibi
Baktığın yerse
Şimdiki zaman
Buğunun arkası gençlik
Silsen de saydamını avuçlarınla
Sinema salonu, bir dünya
Baş aktörü, figüranı kendimiz
İzleniyoruz; her daim
İlahidir; seyircimiz
Sinema eleştirmenleri hazır
Sevdam kiralık değil
Sakın bulaşma
Satın almak sana mı kaldı
Sınırı aşma
Barajlarına hakim ol
Dünya menüsü, hayata dair
Tüm servis imkanları dahil
O, ilahi sipariş işaretini bekliyor
Garsoniyer Azrail
Yıllarca bekledim; seni
Umutlarımı tavana asarak
Çekip gittin aniden
Sırra kadem basarak
Gözyaşlarım kurumadı; hiç
Kulakları sağır edercesine bir uğultu
Fırtına kopuyor dışarıda
Deniz dalgalarıyla şamarlıyor
Kıyı kayalarını
Uyku desen, yok
Tüm gece
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!