Kral değilim,
Padişah değilim,
Şah değilim, Şehinşah değilim,
Mevki-makam sahibi,
Çiftlik sahibi, iş adamı değilim,
Şirketlerim yok, fabrikalarım yok,
Ağlama; her özlem biter tükenir,
Kader ettiğinden bir gün utanır,
Ağlama; görenler tükendik sanır,
Seven kalplerimiz perçinleşse de.
Ağlama yolları tıkayan kara,
Gözler hep yaş içinde,
Yürek telaş içinde,
Akıl savaş içinde
Sırf kendi kendisiyle.
Hem yapar, hem beğenmez,
Çöreklenmiş yüreğime bir karasevda,
Ne zehirler, ne düşer yakamdan,
İşte süründürüp durur çileler içinde,
Ne denize bakınca denizi görebilirim,
Ne karaya bakınca karayı,
Elinden geldiğince pişman eder yaşadığına
Sil yaşlı gözlerini, yazıktır gözyaşına,
Ağlamakla geçen gün yaşanmamış sayılır.
Süs için mi dönüyor insan sabıtaşına?
Ağlamakla geçen gün yaşanmamış sayılır.
Gün olur kavuşuruz, geçer bütün elemler,
Çekip gittiğin halde selamsız-sabahsız
Hala korkuyorum çekip gideceğinden.
Bir gün değil, beş gün değil,
Yıllardır hep bu korku yüreğimde,
Seni nasıl çekip gitti sayayım, anam-babam?
İzlerin
Ağlama ihtiyar, yüreğim kanar,
Sana her bakışta yaralanırım.
Böyle mi ıslanır çökmüş yanaklar?
Halini gördükçe paralanırım.
Yemedin yedirdin çocuklarına,
41 NUMARALI YOLCU
Gokko Fuat Şarkışla Cezaevi ‘nden kurtulduğu sırada akşam olmak üzereydi.
Sokak başında durup gerinerek etrafa baktı.
İlçe küçücüktü ve ne yana baksan işte o yanda çabucak tükeniveriyordu. Ilık akşam güneşinin son ışıkları yakın tarlaları solgun sarı bir renge boyayarak ekini biçilmiş toprakta titreşmekte, yakınlarda sarı görünen dağlar uzaklara doğru morararak kararmakta ve serçeler yorgun kanatlarla yuvalarına dönmekteydiler.
Gürültü caddenin alt başından koptu.
Akıllıyla akılsız birbirine eş değil,
Akıldan yaya olmak dayanılır iş değil.
İçerisi boş olan başlar asla baş değil,
Akıldan yaya olmak dayanılır iş değil.
Akıl gibi cevher yok en zengin hazinede,
Ağlıyorum
Her kum benim incimdir,
Develerim hecindir,
Doğmamıştan gencimdir
Bir görünmez evrende.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!