Mutluluk istiyorum
Gönül bağım kopmasın arzularım emelim
Yedi cihan taşacak mutluluk istiyorum
Yapı taşım muhkemce demir olsun temelim
Depremleri aşacak mutluluk istiyorum
Ömür ne ki iki kirpik arası
Kırkın bitti, yaşın elli bak gayri
Meselenin tamda geldi sırası
İhtiyarlık künyesini tak gayri
Çift süremez bak yaşlandı öküzler
Anadolu'dan gelir paşamdaki cesaret
Pamuk gibi yüreği gözlerindeki yaştı
Mertti o mertoğlu mert, görmedi hiç esaret
Korkusuz yüreğiyle aşılmaz dağlar aştı
Yürüdü yol kısaldı nazar değdi paşama
Öleydim ben öleydim gündüz döndüm akşama
Bir bakış yetmiyor, gönül gözüme
Ömrümün her günü, nazarım sana
Elim kolum bağlı gönül sözüme
Bilmezsen sevdamı kızarım sana
Bir nefes aldığım süre kadarım
Sürurum nedendir yolsuzum işte
Gözümün gördüğü yere kadarım
Gururum nedendir hâlsızım işte
Aç kulağını dinle, sana derim ey nefsim
Yetimlerin malına dokunma demedim mi?
Biraz sefalet çektin, Allah kerim ey nefsim
Malım mülkün yok diye, yakınma demedim mi?
Sıkılmış dişlerin kaşların çatık
Kızgınlığın şefkat olsun isterim
Özüne zulümün yetmez mi artık
Kötü nefsin firkat, olsun isterim
Tekbirle yücelsin girdiğin mihrap
Buharlaşıp uçmasaydın be canım
Kanım kaynar, yüreğimde dem kaldı
Harfler sessiz, sükut halde, bir yanım
Lafügüzaf, cümle sonu, mim kaldı
Düşlere düşmedim gerçek hayatta
Kurgusuz sözümü alay mı sandın
Tertemiz duygulu çizgisiz hatta
Gezdiğim yerleri dolay mı sandın
Aşk dediğin ne ki tütün sarımı
Zaman erise de inceden ince
Baktığın o gözler, düşe dokunur
Bundan böyle gülüşümüz imece
Sevinç çığlığımız döşe dokunur
Kalp atışımızı, hayıra yorduk
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!