Sarmalamış birbirini bulutlar,
Dökülürken göğün koynundan,
Yağmur düşer gönlümün bam teline.
Sinelere serpilirken damlalar,
Pencereme aşk bıraktı , gam yerine.
Yağmur, hislerimin dilidir,
Sen ve ben,
Kocaman birdim!
Biraz sevgiydi isteğim,
Biraz umut,
Samimi biraz emek,
Sen ve son,
Bırak kalsın öylece.
Çekilsin zamanın sensiz anları.
Duru bir su gibi akalım mutluluk çeşmesinden.
Alnımız ak ve mütebessim çehremizle,
Dalı kucaklamış sarmaşık misali,
Sarılalım yarınlarımıza...
Gözyaşlarını içine akıttı hep,
Hıçkırıkları yüreğinden öteye gitmedi,
Tebessümden ziyadesi yasaktı ona!
Dimdik ayakta görülmeliydi.
Yansa da, kavrulsa da, inadına ayaza tutulmuştu.
Soluğu kesildiği demlerde, şakıdı adeta!
Gün selamladı sardıklarını,
Sayfa yenilendi, fırsat tazelendi sevmek için,
Nice karayı ak etmek, gönül aynasını pak etmek için,
Yeni besmele sunuldu evrene.
İster nasiplen, ister sırt dön!
Yine akacak kum taneleri...
Şehrin gürültüsü inzivaya çekildiğinde,
Yokluğunun çığlıkları yükselir, gönül zarımı yırtarcasına...
Yollar, nice izler taşır ruh dünyamda;
Kal ve gitler!
Düşündükçe, titreyişler...
Dirilmenin adıydı, yolun hasında ölmek,
Görmeyen hüzün sanır,
Oysa ebedi gülmek!
Yorma sevdiğini,
Kırılmasın aşkın kanadı,
Ve sendelemesin kıpır kıpır olan yürekler...
İlenmek yoktur kitabımızda,
Ama ihtimali de öldürdüysen;
Melekler 'Katil' diye anarsa adını,
İşte o zaman kork derim!
Duyan var elbet feryadımı...




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!