dul bir akşamın,kurumuş damağı gibi içim
ya zelil olur tuzsuz sofram,ya haram,
bir zarf düştü pencemden görsen ne biçim
kınan değmiş zülüflerin gibi kapanmaz yaram
ah kemanın telleri gıy gıy eder,küftendir herhal
şiir denilince akla ne gelir bilirmisiniz
duygu,his,ağlatı,sızıntı,
kimi avuntu,kimi yeşeriş bahar bekçiliğinde
evet başka nedir şiir?
bir kavgada en ağır sopa,
savaş sonrası geriye düşen en kanlı bomba
çalı çalı bir sığ burası
bir kiprit çakımı içim
ağım budakların
değme yanarım o biçim
dert sıvalı evler
ağrı dağından salınan bir yanım var
eteklerinden süzülüşüm gibi
yeşili kurutan lav gibi
yani yakarım bir geçebilsem senden
gök mavisi tan yeri gözlerinden,
umudumu sardığım yamaçlara tırmanırım hala
açar gönül bağı bahçede
bir mis peydah olurken daha sinede,
ne büyük bir irşad,vel-hasıl neticede
Muhammedin gülleriyiz has bahçede
bir durak Muhammed (a.s) 'ın teşrifinde
zahir sahi,her bişey
ölmek yani; evet ölmek!
çamurdan idik,toprağa düşey
sıyır tenden, işte can bölmek
sigara izmariti atımı ömür
tasa rauf denk taş
el değmez cepler
samanlık alevinde,
yakıyor içimi 4 çarpı dört jipler
bu garip hayallar aleminde
dramı neydir bu aşkın
çil çil olurum sadece
üzülmem,sinir olmam.....inan!
gramı neydir ki, tartsan hep eksik hep noksan zaten...
savuşturmuş bir yanımı kalın kirpiklerin
ne garip sultanım
asrın şerbetini içmişiz
tadı damağımızda okşanır hala
mesut bir serden geçmişiz
aslını unutanlar bir ağda dolanır hala
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!