elimde bir fırça
boyuyorum kendimi aynalarda
yırttım gömleğimi, eteğimi
bir blucin giyip çıktım
kendi sağırlığımda...
Ayrılığın geldiği bu gün
Bir kırık sözüm yanar ha yanar
Aşığınım, tele döküldüm
Mızrap telde, ağlar ha ağlar
Cemalime düşen bu düşün
Bıraktı beni
Bıraktı
Yapayalnızlığı tüketiyorum şimdi
Aramadı
Neden demedi
Sevilmediğimi anladım dedim
tomurcuk gibi açmış
çıkmış geminin güvertesine
bahar gülüşlerini dağıtmış
martıların süzülüşlerine;
saçlarına yel değmiş, dağılmış biraz...
Anladım
Senin bahçende nefes almıyorum
Sessizce çekilmek lazım bazen
Ve alabildiğine içine gömeceksin küfürleri…
Kirli sözlerle kirletmek olmaz yaşanmışı
Bir adı bir de tadı kalır dudağında
bir düş vardı çocukken ellerimde
masmavi gökyüzü gülümserdi
kollarıma ona verdiğimde,
kimse söylemedi çakıl taşlarını
incinen yerin birde gönül olduğunu…
teselli vermiyor başka bir ten
başka bir nefes zehirliyor kalbimi
içimde çürümeye başlıyor o an arzular
ruhum bedenim bezm-i erenler içinde
bir ateş bırakıyorlar içime
her alev seni anımsatıyor bana,kıvılcımlardan ses geliyor;
geçti yayla zamanı, vay gülüm vay!
geçti düğün alayı, of gülüm vay!
dövme dizlerini, güvey oldu yar
bitti gönül pazarı, vay gülüm vay!
dere tepe gezme, bir pusu var
Elimde oynamadığım kartlarım var
Seninle aldığım nefeste kazanılan
Alıcı kuşları aldırma, bir kurşuna bakar
Çarptığım anılar, üstüme yıkıldılar
Bir cesaret attım içimdeki ağırlığı
sen kırılgan gülüşlerini sakladın koynunda
uzaklardan gelen bir yürek çırpınışlarına daldın
gittin…tozun ağladı arkanda
umudu uçuran ilk yalnızlık firari…rüyalarda kayıp…!
kendine miydi bu ceza, asılmışsın bir hazin yaprağa
İlginç bir kalem, dili acıtatlı, mert söylemleri var, şiiri yazar gibi değilde yaşar gibi sanki, Amatör ruh halleri gördüm kendimce, zekası öteleyici sanki, hesap kitap yapmadan laf etmek zor bence, bu yüzden okuyucuları fazla söz edemiyorlar kendisine. Yerini dolduruyor, kesinlikle iyi şair olur. ...