Şöyle bir on saniye kadar düşünelim.
Bir çok sebep gelebilir aklımıza ya da kocaman bir boşluk.
Mesala ben gezmekten zevk alırım; mavi gök yüzünü, yeşil bir ovayı, akan bir nehri, kuş seslerini ve güneşi çok severim.
Bazen bir dostla iki kelam etmeyi, bazen her şeyin sessizliğinde geceyi izlemeyi severim.
Bazen bir ezgi dinlemeyi ya da sende kalp atışı olmayı severim.
Rakı Sevdiğim Gibi olmalı
Ahhhh ben ahhhh…
Ne kadar sarhoş bir gönlüm var!
İçtiğim tüm dudaklar niye geçici sarhoşluk yaratıyor?
Niye öptüğüm bir dudak, rakımın verdiği sarhoşluğu veremiyor?
Söylesine, her seferinde tehdit ettin beni,
Bedenini satmak üzere!
Söylesine, bedenini satsan!
Ruhun para eder mi?
Ruhunu bölsen bin parçaya,
Bir parçası, sence kalır mı gölgemde?
AY ÇATLAMIŞTI SEMADA
Kaçıncı yaprak dökümü bu yaralı yüreğimin,
Seven sevilmiyor Orkun demişti bir arkadaşım,
Ne güzel söylemişti gecenin bir yarısı,
Ay çatlamıştı sema da,
Tam yaşamın kıyısında iken,
Orda sende kalmış bir yüreğim var benim,
Madenler değerli olsa ne yazar,
Rahmani bir sevgim var sana Karşı,
İzlerini işliyorsun yüreğime,
Sema da da sen varsın...
Hiç unutmam o günü,
Tam üç gün vardı,
Bir kağıda yazmışsın,
Gören bir ben vardı,
Ziyarettik seni,
Sakladım o kağıdı,
Aşk tek hece üç harf,
Sen nefes, su ve sonsuzluk…
Üç kuru gül bıraktım sana,
Birincisi nefes , sonrası su ve Sonu sonsuzluk…
Birincisi tanışma,
Ama öyle basitçe değil kader tüm damarlarımızda…
Vaisyetimdir,
Tuttun ya sağ elimi
Beni güldüğümde, gözlerin görmesin ,
Mezar taşımada gözlerinde yaşıyor desinler …
Sen güldükçe ben yaşıyorum!..
Ah be, ne vardı da kaybetmek istedin beni?
Oysa seni kazanmak için savaş vermiştim.
Ne bilirdim böyle sessizce vazgeçeceğini,
Susmak kaldı bana… Öylece.
Ah be, ne hayat vardı, ne zaman, ne de sende eksik olan…
İnsanlar hep eleştiriyor,
Ama yaşamadıkları hayatları bilmeden.
Peki sizce eleştirenler ne kadar yaşamış olabilir benim hayatımı?
Bana hepiniz yabancı değil misiniz ?
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!