Sahipsiz bir şarkıydı, sahilde
Rüzgarın denize mırıldandığı sevgimiz.
Dalgalarla boş kumsalın oynadığı
Kulaktan kulağa bir oyundu, aşkımız.
Ettiğimiz yeminin tek tanığı çakıl taşıydı
Sektirmek için denize atılan yüreğimiz.
Güneş batıyor esmerleşen dünyada
Bülbül susmuş gonca gülün dalında
Tüllenmiş dağların belirsiz ufkunda
Kayboldum yıllar ötesinde,aşk uğrunda.
Su verdiğim çiçekler soldu gönlümde
Pamuk ipliğiyle bağlanmış olan hayatıma
Karanlık gecenin bir anında doğdun kalbime.
Tırnaklarım kırılırcasına tutundum artık sana
Hazırım, razıyım canım senle her şeye.
Seni arıyorum kapalı kapılar arkasında
Mavi deyince
Sonsuz bir deniz serilir
Gözlerimin önünde...
Beyaz köpüklü güçlü dalgaları kucaklar,
İyot yüklü sevgiyi basarım koynuma.
Dilleri yalancı yarim,
Giderken demiştin ki hatırla:
Hele bir güz yağmurları
Islatsın saçlarımızı sırılsıklam
Serin rüzgarlar, bir titretsin yüreğimizi
Cemreler düşsün sıcak sıcak
Bu gece hiç yıldız görünmüyor
Penceremin gökyüzünde.
Çok uzaklardasın ya,
Artık orada ışıyordur yıldızlar
Senin gözlerinin içine içine
Biliyorum...
Bir daha dönüp bakmayacağım demiştim
Sen giderken...
Sevdamızı titreten veda şarkısı,
Kalbimizi,kulaklarımızı çınlattı.
Kasımpatılarda gözyaşı damlası,
Göçmen kuşlarda bir telaş vardı.
Bir yalnız adam düşün:
Ağır ağır kumsalda kayalıklara doğru
Gözyaşlarını deryaya dökmek istercesine
Hüzünlü,acılı,ağlamaklı...
Korkunç dev dalgaları düşün:
Yalnızlığın dibine dibine
Vurdukça sessizlik
Tutup seni yüreğinden
Saklamak istiyorum
Kalbimin derinliğinde.
Çiçekler açsın gönlümde,
Hakkın yok asla
Böyle sitem etmene.
Bir kerecik olsa bile
Başını çevirip baksaydın eğer,
Görürdün bendeki yerini.
Çalmaya bile gerek yoktu
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!