Alaca karanlığı gizeminden korktuğum
Usandığım geceler şimdi sırdaşım oldu
Sessiz kaldırımlarda yürümekten korktuğum
Konuştuğum duvarlar şimdi sırdaşım oldu.
Yapa yalnız çaresiz yürüdüğüm yollarda
Yalanlara doydum hesap veremem,
Sözlere küskünüm sustum bu gece.
Sus konuşma duydum cevap veremem,
Sözlere küskünüm sustum bu gece.
Bazen bakışları denizden derin
İstasyonda beklerken yedi on beş tireni
Sirenlere darıldım vuslata çeyrek kala
Yüreğim yangınlarda görmez sefa süreni
Dertlerimle karıldım vuslata çeyrek kala
Hayalini görünce bir çığlık atacaktım
Gönül yâre uzak hasret kalınca
Vuslat türküleri söylenir dilde
Göz sıla yoluna bakıp dalınca
Vuslat türküleri söylenir dilde
Yüreğimde çınlar vuslatın sesi
O bana aydan güneşten yakın,
Böyle can dost varmıdır bakın.
Nasihat verir kötülükten sakın,
Neslinin son örneği halim akın..
Kalemi yazdımı yürekten yazar,
Bir garip yolcuyum yolum çok uzak
Ne varsa söyleyin yükler giderim
Yolum nakış gibi işlenmiş tuzak
Derdime dertleri eker giderim
Yoruldum diyerek bir mola versem
Hüzün çiçegim
Yine üzgünsün mahzun bakarsın
Sanki dünya batmış sen yanarsın
Düne bu güne sakın aldanma
Yarına umutla bak hüzün çiçegim
Beni suçlu diye sen mahkûm ettin
Hükmümü verdin mi sayın yargıcım
Suçsuzum desem de sen itham ettin
Kararı verdin mi sayın yargıcım
Kararı yazdırdı silmez bir kere
Öyle sevdim seni sensiz olmuyor
Hayat yaşanmıyor gittin gideli
Yaram derin kanar şifa bulmuyor
Yâr beni bırakıp gittin gideli
Yağmurlar yağmıyor kurudu toprak
Ayrılık rüzgarı esti esiyor
Gençligimde geldi geçti gidiyor
İçimi bir korku sardı yakıyor
Genç yaşta ecelim beni istiyor
Dünya fani imiş yedi ömrümü
***Aşıkların dilinde roman olup okunsam,
Sende bir aşık gibi oku beni yaz yarim.*** dost yüreğe... yazan kalemin daim olsun....tam puanla kutluyorum....saygılar..