Dertten kederden uzak huzurların olduğu
Rüyalara yatmışım uyandırmayın beni
Gecenin ve gündüzün güneşi bir bulduğu
Rüyalara yatmışım uyandırmayın beni.
Ne arayan ne soran nede sırtımdan vuran
Yere düşen yaprak yapraklar gibi
kadere düşmüşüm esir misali
Kahrediyorum ben bu kaderimi
Dünyaya geleli yüzüm gülmedi
Ellerin sözüyle yuvamdan oldum
Aşkınla umutlanıp yarınlara bakarken
Ağlattın gözlerimi artık gülmeyeceğim
Dağlar önümde düz yol bir sel gibi akarken
Bağlattın yollarımı sana gelmeyeceğim
Ne olur sus konuşma yalanlarına doydum
Koştum yetişemedim bileti boşa aldım
Ve bir tren daha gitti çığlığı avaz, avaz.
Nafile feryat figan ardından baka kaldım
Ve bir tren daha gitti çığlığı avaz, avaz.
Gam kederi indirdi umutları yükledi,
Yanan ocağımıza saklıca su dökenler
Dumanımız tütmesin diyen birileri var
Ekinler boy atmadan gece gelip sökenler
Tarlada ot bitmesin diyen birileri var
Ele avuça sığmaz delice coşanlara
Hani bazen birden, için ısınır
Yüzünü görmeden, kalbe alınır
Üç gün görmeyince, hemen aranır
İşte böyle dosttur, Hüseyin ZARAR...
Boyu posu ile, adamın hası
Hoyrat esen rüzgarlardan,
Dinmez yağan baranlardan,
Sema daki turnalardan,
Gönlüm seni sorar ayşem.
Uzaklardan gelir sesin,
Keskin bir bıçak gibi canıma vurup kessen
Bir damla kanım akmaz sadece içim yanar
Kızgın çöl yeli gibi yakıp hoyratça essen
Bedenim ruhum değil sadece içim yanar.
Bir gaflet uykusudur uyanınca öldürür
Edirne den Kars’a her yer vatanım
Türkmen’i Avşar’ı Laz, ı Çerkez, i
Çoktur içlerinde şehit yatanım
Ali, veli, hasan, birde Mehmet’im.
……….Kur’an, vatan, bayrak, namustur ülküm
Hiç aklımdan çıkmaz hayalimdesin
Yoksanda yanımda yüreğimdesin
Söyle bana şimdi nerelerdesin
Gönlüm seni arar yaban çiçeğim
Koparıp bağrımdan aldılar seni
***Aşıkların dilinde roman olup okunsam,
Sende bir aşık gibi oku beni yaz yarim.*** dost yüreğe... yazan kalemin daim olsun....tam puanla kutluyorum....saygılar..