Yazdan serin gölge veren,
Sensin sensin güzel ağacım.
Kışın ortasından odun veren,
Sensin sensin güzel ağacım.
Çevreme nakışlı renk veren,
Kaz dağını, kaz gibi yoldular,
Dallar kırıldı, yaprak ağladı.
Çiçekleri, gülleri kopardılar,
Ağaçların kabuğunda arı ağladı.
Ağladıkça yârim bu aşk saçılır
Saçıldıkça güneş verir yüzüme
Gözyaşım kızıl gül olur açılır
Hoş koku verir renk verir yüzüme
Az güzelsin ama gönlüm sevdi bir kere
Kendini bu kadar güzel görme sevdiğim
Aynaya bakıp da aldanma rengine
Zamanı gelince anlar ağlarsın sevdiğim
Yine yalnız çıktım gurbet yoluna
Hasretinle yandım ağlıyor gözlerim
Sensiz kalmak çok gidiyor zoruma
Hasretinle yandım ağlıyor gözlerim
Ar damarı kırıldı koptu,
Ahlak değerleri çöktü.
İnsanlık enkazdan öldü,
Ahlaki değerleri çöktü.
Depremden sonra bir hal oldu bize,
Terazi ibriği doğru ölçmüyor artık,
Hesap kitap akla uymuyor dize,
Toplum olarak ahlakı kaybettik.
Bu şiirimi kaysı bahçesinde çalışan işçi sınıfına gelsin...
Yoksuluk sürdü beni malatya yoluna,
Bir nafaka için kaysı bahçesinde işçi oldum,
Dost dediğin kimdir, artık bilinmez,
Gönül yarasını kimse silinmez.
Sırtından vurulur, halin sorulmaz,
Bu fani dünyada dost kalmadı ki.
Kızıl bir nefestir dağ eteğinde,
Duru bir lezzettir dilin ucunda.
Aşkın sırrı saklı her bir tacında,
Sanırsın ki cennet kokusu gelir.




Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!