Şanlıydı sultanlar Osmangaziler
Mayasında aşkla iman yoğrulur
Saymakla bitmeyen dolu maziler
Türk anası ne yiğitler doğurur
Cephede askerdir evinde karın
Nazik bir elde kelam oldu damlalarım
Okuyanım da olur belki de anlayanım
Ben söyleyemediklerinin baş tabibi
Doldurursan hokkamı ben hep yazarım
...türkmenkızı...
Kalemimi elime aldım ve dedim ki:
-bak seninle bir ortaklık anlaşması yapalım...
ben seni gücüm kuvvetim yetiğince hep elimde tutacağım,
ama sende yürek sesimi satırlara yansıtırken sustuklarıma adilce kelam olup
beni hiç utandırmayacaksın...
O beni sessizce dinledi her zamanki gibi anlamıştı dilimi
Izdırabın derin izlerini
Yüzüme çizdi kader.
Seninse yüzüne,
Tebessümler ekledi.
Sen gül birtanem,
Gülmek sana yakışırdı her zaman
-Lal Dil-
Türkmenkızı derler budur lakabım,
Sabrın tesbihi de bende dizilir.
Tevazu hoşgörü dolsa da kabım,
Sevgi ile lal dil bile çözülür.
Hüzünleri bir kenara bırakıp
Sınırsız düşlerde seni yaşamak
Tek seni hayal etmek
Olmaz olası gecenin karanlığında
Öz yurdunda yetimsin
Öz vatanında parya (N.F.K)
Olsaydın başka millet
Sınavsız yerleşirdin istediğin makama
Seninse nasip demek düştü yine payına
Nasipten öte köy yok inkâr etmiyorum haşa
Prangalar takılı can evimde
Güz yaprağı hazan mevsimlerinde
Sevmeye her zaman zengin olan ben
sevilme yoksulu olmuşum neden?
Yolun sonu
Aydınlık diyorsun.
Benim önümde,
Bir yol bile yok ki..
Müsaade ette;
Senin yoluna engel olmayayım.
Bir beyaz güvercin olup,
Dünyaya özgürlüğü ve
Barışı haykırmak isterdim.
Bir çiğ tanesi olmak isterdim,
Nadide bir çiceğin yapraklarında.
Bir akarsu kadar berrak olup
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!