Közsüz ateş, susuz toprak
Bize yakışmaz ayrılık.
Dökülürüz yaprak yaprak
Bize yakışmaz ayrılık.
Yıldızsız geceler gibi
Ne gecemde huzur ne gündüzümde
Güne kıymak sana yakışmıyor hiç
Anılar canlanır durur gözümde
Düne kıymak sana yakışmıyor hiç
İçine sığmayan bir aşkla dolu
Aynada yüzleştim sensiz halimle
Her gün içtim seni unutmak için
Ümit dallarımı kendi elimle
Kendim biçtim seni unutmak için.
Hiç kolay olmadı böyle yaşamak
Yıllar geçip gitti diye aradan
Onu unuttum mu sanıyorsunuz?
Sevmekten vazgeçip daha sonradan
Onu unuttum mu sanıyorsunuz?
Siyah saçlarını savuruşunu
"Ayrıldık" deseydik kimseler yutmaz
İnanan olmazdı unuttun beni.
Tanıma sığmazdı mantığa yatmaz
Akıllar almazdı unuttun beni.
Yoktu böyle tarif, böyle ibare
Sevincim ikiye katlanıverir
Yeter ki hoş sedan gelsin uzaktan
Hayatım anında tatlanıverir
Gözlerin yüzüme gülsün uzaktan.
Nelere katlandım, gördüm neleri
Tükenmek bilmedi makam hırsınız
Garibin canında vebaliniz var
Milletin bağrında bir kahırsınız
Şehidin kanında vebaliniz var.
Her yolu hep mübah sayan ser sizin
Divâne eyledi düştüm peşine
Dolaştırdı diyar diyar gözlerin.
Rastlamadım benzerine eşine
Pervane olduğum o yâr gözlerin.
Bakışında ab-ı hayat bulduğum
Her gece mehtaba gölgen düşüyor
Yıldızlar gözlerin oluyor Zümrüt,
Bakışın bağrımda yara deşiyor,
Ve birden gözlerim doluyor Zümrüt.
Feryatta kalemim isyanda hece,
O ahu gözlerin olduktan sonra
Gayrısı gönlüme yar değil Zümrüt.
Sen benim kalbimi çaldıktan sonra
Kendimi kaybetmem zor değil Zümrüt.
Güllerce gülüşün gülden bir deste
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!