Önce yalnızlık saracak gecelerimi,
Ağlayarak hatırlayacağım o günleri,
Kaybettiğimi anlayacağım sızlayacak yüreğim,
Elbet bir gün unutacağım seni.
Önce derinleşecek kederlerim,
Daha benden kopalı ne kadar oldu ki,
Daha dün gözlerin gözlerimdeydi,
Yüreğimde bir çocuktun küçük ellerinle,
Daha sonbahar bile gelmemişti.
Çocuk aşkıyla başladı sevdamız,
Ben aşk için gelmiştim sana,
Birlikte severiz, yaşarız diye.
Acaba haksızlık mı ettim aşka?
Yazık mı ettim olmayan sevgiye?
Bir gülüş için gelmiştim pencerene,
Şu denizin mavi sularına bırakmak var kendini,
Alıp götürse hem seni hem hayallerini,
Bilinmez bir şehirde yeni amaçlara bıraksa,
Yeni sevgilere, yeni umutlara açsa yüreğini.
Her gece yeni bir umutla uykuya dalsa gözler,
Sessiz gecelerde benden de ses çıkmıyordu,
Sen gitmiştin yüzler masallarda solmuştu.
İçimde bir hikaye, anlatır kendini sokaklara,
Uçurum gibi yalnızlığım, perdelerim açılmaz sabahlara.
Bilirim hep böyle olur yalnız akşamlar,
Akşamına inerim sonbaharın,
Bir yaprak düşer ayaklarımın ucuna,
Basar geçerim,
Tek kişilik aşk yaşarım,
Kimseye söylemeden.
O günden sonra çıkmıyorum sokağa,
Belkide haksızlık ediyorum kendime,
Kolay değil gidişinin verdiği üzüntü,
Kimsenin verecek bir avuntusu yok.
Sakinliğe, suskunluğa ve kaybetmişliğe büründüm,
Dertlerimin şairi olmuşum
İçimi döktüklerim beni yanlış anlıyor
Derdi olmayanın dert dinlemek ne haddine
Olsun gayri derdimi içime gömerim
Saklarım beynimdeki düşünceleri
Karanlığa gömerim yolları
Şimdi bir gecenin tenhasında,
Seni düşünüyorum diye,
Ağlıyorum...
Kaç sensizlik gecesi bilmiyorsun,
Kaç yalnızlık geçti senden sonra,
Bir garip olurum ağustos yağmuru,
Damla damla düşünce gözlerime,
Deli gibi vurunca kaldırımlara,
Hasretle bekleyen toprağa.
Islatır bedenimi deli yağmur,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!