Kulağımı tırmalayan bu gürültü de ne?
Acüze, zefiri, yaşamı parçalamakta.
Gençliği manasız zindanlara hapsetmekte.
Ötelerin sesini işittirememekte.
Gürültü ki, geriye kalmaktadır sadece,
Sakladım kem gözlerden
Seninle öğrendim muhafazayı aşkı
Bitmeliydi zaten o hayal kırıklığı...
Rüyalarımı süsleyen yitmedin.
Tanrının koruduğu adam.
Can, sevinç, dildarım.
Hem-halim olsun ki hayat ırmağında,
Daim müştakı olayım aşk yolunda.
İkimiz aynı bedende bir ruh gibi,
Aşık ve maşuk ebedi aşiyanda.
Her mü'min bir ayettir, bana Seni hatırlatan.
Her mü'min muhabbettir, beni Sana yaklaştıran.
Mü'min dir ak alnında secde iziyle dolaşan.
Sevdamı sorguladım; cevap verebilmek için? ?
Dildar! Seni sevdim ziyadeyle sırf O'nun için...
Gözlerinin fer'in de kendimi kaybetmekteyim.
Ben ruhunun okyanuslarında boğulmaktayım.
Garip canımla benliğinde eriyip gitmekteyim.
Ey aşk-ı sadık yarim, kalbine gönlümü sunmaktayım.
Evim, yurdum, dünyam oldun her şeyim.
Yalnızlık bazan sürgün durağım olur.
Ruhumda hicran,hayalimde yar olur.
Kelimeler gelsede dilime bir an,
Leb söyleyemez düşünen bir lal olur.
Uzletim derunimde inilti olur.
Sevinç,dostluk çığlıklarını umutla yükseltiniz sinelerden...
Sağnak değil, sakince yağıp serpildiniz dilimizden.
Şarkısını söyler durur şimdi kardeşinizde yerkubbeden.
Dirilsin, coşsun, aydınlansın diye dostluklar incinmeden...
Sarsın umutlar en sıcak şekliyle ruhumu
Kaybolsun o karamsar bulutlar etrafımdan
Uzatsın elini, kucak açsın halis güven
Doyurmasın ihanet, acılı sancılarımı...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!