Ya Rabbi! O gün mütmain olmuş nefs ile,
Huzuru ilahine erenlerden kıl bizi.
Razı edici ve razı edilmiş olarak.
O gün yüzün sana dönenlerden kıl bizi...
Ey aczimin giryesi, daussıla, efkârım!
Müşfikliğine sığınıp inşirâh bulmalı yüreğim
Adet olmuş ahde vefanı,
Her lâhzada şerbet bilip içmeliyim.
Ansızın dinmeli hazin duygularım.
Bir çöl güzeli! ben Leyla yım ey sevgili.
Bak bir gül bırakılmış, terkedilmiş kumlara,
O güzel, narin şeklini, o güzel kokusunu,
O esrarlı duruşunu,
O dokunduğunda her an ağlayacakmış gibi duran
Ve kan ağlayan gülü,
Asil mü'minler, güzel düşünmeli!
Melekler gibi, kalbi pak olmalı!
İnancı, samimiyet taşımalı!
Yüzleri, mütemadi ak kalmalı! ..
Asil mü'min, güneş gibi doğmalı!
Beyazıt meydanında bir tarih daha yazıldı.
Öyle bir topluluk vardı ki mahşeri andırdı.
Sağnak sağnak yağan yarmurla nur rahmetin yağdı.
Yüreklerimizi ve yüzlerimizi okşadı.
Lailaheillallah pak gönüllerden boşandı.
Sualler; seni daha iyi tanıyabilmem,
Ve ummanlara sığmaz düşüncelerini
Benliğimde eritebilmem içindir.
Sualler; yüksek ağacın tepesinde ki,
Yalnız yaprak gibi sevgiliyi seyre dalmak,
Ve sonra O'nun izni ile avuçlarına inebilmek içindir.
Sil baştan oluyor hayatlarımız.
Her yaşanılan ne varsa...
Unutulmasada anılar silmek mecburiyetinde kalıyor.
Her geçen günün sayfasını dürüyoruz.
Açıyoruz yelkenleri meçhul geleceğe
Mülteci gönlümün mir sultanısın.
Nefes alışımda zefir soluğum.
Derunimde hissettiğim tek sancım.
Garip ruhuma can, daruş şifasın.
Sen sevinç yurdum, mutluluk dünyamsın.
Uzaklardan kulağıma ilişen ezan sesi
Ve radyoda inceden çalan o eski şarkı,
Hiç kaybolmayacak o ahenk,
Dinmeyecek yaşam müzikâli...
Gönlüme pir oldun ey nazlı ceylanım.
Senden başkasını bilki aramadım.
Senin yokluğunda hiçlik vardı aklımda.
Gözümün nuru oldun yar tüm varlığımda.
Aşığınım derdime fermanın aradım.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!