Bi viranenin köhne köşesi
Nasıl da aşina bana
Yüzümden,duruşumdan
En çok da ruhumdan bir parça
Ninniler o bana söylenen
Yaşlı merdivenlerin tahta gıcırtıları
Bir örümceğin düşünde beklemekte zaman
Damıtıyor ağını zulmün karanlığında
Geçmez kimsenin nazı, etmez kimseye aman
Kara mihmandar hakim,karanlığın yanında
Kırık yanımdır benim mazideki cevherim
Bilmez de neşe gelir yerleşir inadıma
Vaveyla gölgesinde tüllenirken bedenim
Uçar gibi giderim düşer ise yadıma
Kurulurum sormadan ece misal tahtıma
Zira aşinadır ruh kırıktaki bahtına
Çaresizliğin kanatlarında aşkım
Sana her adımımda ayrı bir engel
Aramızda mesafeler,yüzler,sözler
Ama sen gel,yine de gel...
Gel beni bulacaksın
Tüm benliğiyle sen olarak
Haydi düş yakamdan asi görünüş
Yetmez mi direncin galip yanıma
O vakur eda,o hırçın gülüş
Mızrağın ucundan değdi canıma
Kalas olmak kolay değil
Maharet gerektirir
Nezaketin tahtına
Tuzla biber ektirir
Olmaz birşey kendine
Asalete çektirir
Derinliğinde bulmak kaybolan hevesleri
Hiç bıkıp usanmadan tevekkülle aramak
Yitmiş gibi görünen bir hiçliğin uğruna
Umutsuz yara gibi senelerce kanamak
Kara bir sır değildi gözlerinden yansıyan
Yansıyan bir devanın sırra kadem yanıydı
Binlerce kez varıp da anlayamadığım
En insaflı yanından lacivert bir kanıydı
Yaşanmışlıklar içinde
Ortada,havada,yerde
Tıkanıp kalmış birşeyler var
Askıda kalan
Eğreti duran
Hakkıyla yaşanmayan
Gelmesini dilersen gitmeyi hiçe sayıp
Mukadderat adına olur büyük bir kayıp
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!