Bir çınar ağacıydı,
Denize inen caddede tek başına....
Önünden geçerdi kalabalıklar
Karışmak isterdi aralarına
Çılgın delikanlılar,
Sevgilileri yanında
Gönül, bu tasa neden,yüzde güller açılsın.
Aşkının feryatları tüm cihanda duyulsun,
Bilmez sevda çekmeyen cefanın ne olduğun.
Getir şarabı saki,bu canda gam dağılsın.
06.6.2006/Antalya
Havada kan ve barut kokusu,
Bir ana ağlıyor...
Bilmem kaçıncı sortide
Vurulmuş,
Üzerine titrediği yavrusu,
Gözlerinde ölüm korkusu
Sensiz geçen uzun gecelerde
Ilık rüzgarlarla gelir sesin,
Hayalin belirir gözlerimde,
Cennetden çalınmış sayılı saatlerimizi
Anımsarım,
İçime sıcaklığın yayılır.
Nedir
Bu serzeniş,
Bu sitem...
Unutuldum,diyorsun.
Sadece
Sen misin
Neşeli bir ezgide
Karışır
Çığlıklar…
Her vuruşta
Müjdeler kastanyet
Son tangoyu…
Aşk,aşk dedim
Tutuldum
En tepesindeki meyvesine
Ağacın
Kopartamadım
Durdukça büyüdü
Koptu üzüm dalından, aşk ile mayalandı,
Hor görmeyin şarabı,fermanla payelendi
Saki,sun bir kadehte dosta meclisimizde,
Şarap yasak dediler, bununla oyalandı.
Gülseren Onay, son dönem edebiyatımızın km. taşlarından birisidir.Daha da olgun meyveler vereceği aşikardır.Yolları açık olsun kendilerinin.