Bu kaçıncı göçü duygularımın mevsimsiz
Kanat çırpışı rüzgara ters,
Bahar dallarına inmek isterken yolda
Karşılaştı hep sararmış otla.
Yollar uzun canım uzun demiştik,
Yalnızlığın kucağındayım,
Umutlar öksüz yetim,çıplak,
Dudaklar gülmeyi unutmuş.
Sabahın kör sokağında başlar önce dik,
-Eve sıcak ekmek getireceğim,
-Oğlana ayakkabı gerek yırtılmış,
Hayat nasıl bir tuzaktır,
Kapanı görünmeyen,
Direksiyonda biz
Tutan başka bir el.
Doğurur,yoğrulur yoğururuz,
Her darbenin parmak izi kalır üzerinde,
Yıllar önce iki yabancı,
Eller birleşmiş,
Kalpler sevişmiş,
Aşkları serpilmiş
Yıllar sonra iki tanıdık,
Kalpler ayrılmış,
Hep böyle gidecek ömrüm,
Yarı hüzün yarı neşe,
Acıyla karışık sevinçlerim
Yarılanmış yolumda diken kalmadı,
Deniz olmuş okyanusa açılmış sanki,
Fırtınalar da var.
Başımı taşıyan yastık
Ezildi ağırlığımdan,
Sağa sola yalpalanmaktan,
Yorulmadı da,dövülmekten
Sabah yine kabardı garip,
Başımı sırtımı da dik tuttu.
Gecenin hazza bürünmüş,
Örtücü sessizliğinde
Karanlıklar cüceleşmiş
Gözlerim uykulara geç
Kederlere doymakta artık.
Ömrüm mutluluğuna aç,
bir yıl daha geldi geçti sessizce seni bulamadan
buruk duyguların sırtıma yüklendi gün geçtikçe
çekmecelerde naftalin kokusu olur ya eskiyi hatırlatan,
depreşir anılar depreşir deprem gibi yıkımsız aşklar.
ne geldin ne de unutuldun,
sermedin sevdanı rüyalarımada.
Farklı yerlerde ıslattı yağmurlar bizi
Farklı gözlerde farklı renklerde bakıştık
Aynı vücuttaydık oysa
Hırçın rüzgarlarla yoğrulmuş yorgun fırtınalar attı
Sevmesini bilmeyen saflıkla sevdik,kıymet bilmeden
Geleceği görmeden baktık uzaklara
Bir savaşın yenilgisini kutluyorum.
Elimde iki kadeh,
Yeniden sancılarla doğan,
Ve biten sevdaların
Yarım kalan sarılışların
Acıların başlangıcını kutluyorum.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!