Her sabah kalktığımda
Arıyorum
Lavaboda
Mutfakta
Dünde
içerilerde bir yerde
Şu karşıdaki kuru dal
beyaz mor ve yeşil
şu beyazlar olur mu yeşil
hangi arının balı hangisinin zehri
Güneş doğurduğun karanlığın
siler mi izlerini
çalışıyorsun az biraz et ve ot için
ne farkın var sağılandan
boş bir dükkan bile senden değerli
bir şey anlamadın sen bu zamandan
ömrünü kirala eşittir de bakayım ne göreceksin
Tek gerçeğin kalbime en yakin yerden geldiğin
Beynime ve benim bile gitmediğim yerden
Bedenin nefesim, atın boğazımda düğümlü
Serseri serbest salınarak gezsin
Sen olmazsan ne güzeldi kıskanç sözler
bir kan kokusu
hatırlamadığım
bir yeşil sabun kokusu
sıcak güleç
kül tabağının kokusu
Dünya pis dedi
temizlemeye başladı kapısının önünden
Sonra Çirkef gördü sağını solunu
elindekiler önce çirkefe bulandı
o kadar çirkef den kurtulmak isterken
Eli ayağı başı paçaları
Kurbağaların şarkılarını dinleyelim kendilerinden
o onu nasıl sevdiğini öteki neler yaptığını
Bir diğeri neler yapacağını bir ahenkle söylüyor
Söğüt dallarıyla alkışlıyor bu aşk deklarasyonunu
Yağmurun şahitliğinde
Evet bende bu şarkıları söyledim
Kediler başladılar nağmelere
Benimde içli bir uzun hava çekesim var
Kendimden çok uzaklardayım
Bir tanıdık görsede ölçse boyumu
Beyaz da yakışmışa çok alışık
Bir mandalina ağacı
güzel bir yerde oturalım dedi
Karşımda otururken
Canım sıkıldı belli etmedim
Ne yediğimizin de önemi yoktu
O suya bakarken
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!