Gözde ki çapakta görülen,
Çay buharının özlemiydi...
Değersiz oyuncakların,
Bir başkası geldiğinde değerlenmesiydi,
Sabah erkenden kalkıp,
Babaanne süt demekti..
Çocuktuk eskilerde,
En büyük hedefimiz,
Meyva ağaçlarına dalmaktı..
Çocuktuk eskilerde,
Yoktu tasamız,
Akşam ezanında,
Ölümlüler diyarına adım attım benliğimi aştım,
Sokaklarda dört nala koştum.
Hayatı kavradım ölümü tattım,
Gurme oldum..
Kaldırım taşlarını tanıdım,
Herbirine isim verip,
Lodos esintileridir,
Bizi denizlere bağlayan..
Balıkçılar'ın Türküleri'dir,
Yüreklere olta atan..
Sahilde ki kayıklardır özgürlüğün içinde,
Bağlı kalan....
Ölüm yakın bana,
Yeniye doğmak..
Gönül ırak bana,
Karşılık yok..
Söz gümüş ona,
Sindirmek altın bana..
Bazen gitmek kolay gelir,
Alıp çantanı çıkmak gelir..
Çantanı alırsın yanına,
Çıkamazsın kendi içinden..
Bazen kalmak kolay görünür,
Salıp köklerini durmak gelir,
Pişmanlıkla pişmiş,
İlişiksiz ilişkiler,
Gerzeklikle gevrekleşmiş,
Susuz yemekten,
Farkı olmayan sevişmeler..
Söğüt ağcı altında,
Hattat oldum mantığı yazı gibi süsledim,
Hayatta seyyah oldum,sonsuzluğa yol aldım,
Ases oldum gecelerde nöbet tuttum....
Berdici oldum hasır ipi ürettim,
Ürünlerimden gölgelik ördürdüm,
Yürek yakan sıcaklarda altında durdum..
Bir garip haller içindeyim,
Deli,divane biçimdeyim..
Basamaklardan çıkıyorum,
Her basamakta bir gül yaprağı..
Topluyorum teker teker,
Aşk'a sunmak üzere,
Gelmesen bile şuan,
Korksan da içten içe aşk'tan..
Bir gün yolların bana çıkacak,
O sevdiğini söylediğin kokum,
Burnuna dolacak,
Bir sonbahar esintisinde..
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!