Hey içimdeki çocuk...
Ya da döşüme bastığım
Yahut sokaktaki çocuk...
Yaşam dediğin
Ne hep yalnızlık ve yokluk
Ne hep kalabalık ve bolluk
Bir yaşamda kaç insan oldum ben…
Çocukluğum…
Gençliğim…
Evliliğim…
Her biri başka hayat ama ben…
Derken fanustan çıkış şaşkınlığı…
Düşman atağa geçmediyse eğer
Kendinle kavga edersin
Ve bazen de kendi kendine
"Gel ortak bir düşman bulalım" dersin
Bazen emersin...
Bazen gömersin...
Iktidar, maskülendir.
Keklik çantadayken cici
Uçunca çantadan
"Tu kaka"dır...
Muhalefetse feminendir
Noktasını düşünmeden başladık
Yüreklerimiz ses verdi önce
Sonra yokluklar başladı
Ne başı vardı bu yolun, ne de sonu...
Sadece gözler, eller,martılar ve dalgalar...
Anladım ki söz sahibi olmak için Terör estirmek gerek...
Anladım ki saygı görmek için hak yemek, can telef etmek gerek...
Anladım ki özgür olmak için herşeyini kaybetmiş olmak
Tutsak olmak için de çok şeyinin olması gerek...
Ve şimdi bazıları çok şeyini kaybederek özgür ve mutsuz...
Bazıları da kazanarak tutsak ama zafer sarhoşu...
Romantizme beş kala
Mekanikleşiverdi herşey
Oysa
Yılların açlığı vardı içimde
Eriyivermek vardı
Yavaş yavaş yaklaştıkça birbirimize
Sağ gözüm ağrıyor
-Uykusuzum-
Önümde kağıtlar,
Kalemler,
Kitaplar,
Kanunlar,
Sana inat yeniden seveceğim
Yasını tutacağım sanma
terk edilmişliğin
Unutacağım
Sesini
Yüzünü
Ask, sevgi falan filan...
Yaşadığını sanırken yaşanan koskoca bir yalan...
Aşkta en buyuk adaletsizlik cinsiyette...
Zira erkek,
Kadının dilinde...
Yüreğinde..
sevgili kuzen duygu dolu şiirlerin çok güzel.tebrik ederim.piyasada çalan şarkını da dinledim.harikasın.senin bu yetenegini ben lise yıllarında hissetmiştim.devam et..başarılar dilerim.orhan