Vakit sabaha karşı,
Selam durmuş ufuklara günün ilk ışığı.
Rüzgâr, uykusuz dallarda dua gibi ürperiyor,
Ve ben, gözlerimin yorgunluğunda
Adını anmanın huzuruna sığınıyorum.
Gölgesine bile razı olduğum günlerin,
Işığından mahrum büyüdüm içimde.
Ne bir selâm düşerdi payıma,
Ne de adımı bilen bir dua.
Yine de vardım; belki eksik, belki fazlalık.
Artık ne fark eder?
Bazen düşünüyorum,
Gerçekten var mıydı bu sevda,
Yoksa bir hayalin peşine mi düştü kalbim?
Bir bakışta gizlenen anlamları
Yine sen,
Dökülen son yaprak misali düşer aklıma,
Gecenin koynunda yankılanan sessiz bir adım.
Rüzgârın uğultusunda saklı eski bir şarkı,
Sözcüklerin arasında gizlenmiş bir sızı gibi.
Geriye dönüp bakacak bir ben kalmadı aslında
Kendimi düşe düşe, sile sile unuttum.
Zaman, içimi oyan bir sabır kuyusuydu
Her gün biraz daha eksildim,
Her gün biraz daha çoğaldı yokluğun.
Vardın,
Ama hiçbir zaman orada değildin.
Sanki bir rüyanın kenarına ilişmiş,
Adını unutan bir gölge gibiydin.
Yüreğimde Kopan Kıyamet
Yüreğimde kopan bir kıyamet var,
Her fırtına, her kasırga,
Bir zamanlar sevdanla büyüttüğüm o kalp,
Şimdi paramparça.
Zamanın varken sev beni,
Gözlerinde hâlâ bahar duruyorken.
Ellerim titrememişken,
Ve adını andığımda yüreğim titriyorken.
Bir gülüşünle dağlar yürürken üzerime,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!