Gel gönül uyma sen yine,
Sohbet ikrarından olma.
Karayüze gülme yine,
Cemalin nurundan olma.
Erdir yaşını Kemâle,
Acaba !
Bu; benden gidiş midir ?
Gidişin gelişi mi benden...
Kim bilir !
Gelişin gidişi mi bana...
Düştüm aşkın ateşine
Yanmadım
Fokur fokur kaynadım
Buharlaşıp yayıldım
Yolculuğun son durağına...
Bekleyip çoğaldım; öbek, öbek...
Çayırları kesip attım,
İnekler ağlaya dursun.
Balya balya otun sattım,
İnekler ağlaya dursun.
Yoncaları sulamadım,
Kaleciyim, kale yaparım,
Yücelerden yüce.
Koca koca surlarla çevrelerim
Her gün yeniden yeni,
Yeni kaleler yaparım...
Öncekileri öylece bırakırım yerli yerinde.
İtten İt doğar be dostum.
İtten Kedi hiç gördün mü?
Merek yeri semer postu
Eşekten katır gördün mü?
Soylu soyunu takipte,
" Ben bu durumlara hep ağlarım.
Üzülür, üzülür dalarım işte... "
Beni ben eden bu üzgülerim,
Ve ağlamalarımdır...
Evet iyi ki üzülür ve iyi ki ağlarım.
Ağlaya ağlaya ben bu ben oldum...
Lale, Sümbül, Çiğdem, Nergizim derken,
Hercai menekşe, kıs kıs gülerken.
Kardelenim boynu bükük beklerken,,
İhanete hiç yol olur mu ahmak.
Hani İnsan nerde kaldı bu sıra,
Seyyah oldum seyran eyledim hanı,
Kimi zalim kimi nötr kimi şia,
Yer Gök yoktu ta başlangıç zamanı,
Ol dedi tüm varlıklar oldu güya.
Doğal oluşumla oluştu hayat,
Ömrüm hiç olmadı benim.
Ömrün derdinde de olmadım asla...
Hayat denen süreci hakettim hep,
Onu yaşadım.
Ve ömür umurumda dahi olmadan...
Biliyordum ki,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!