Gözlerim göklere gömüldüğünde,
Görürüm zülfünde esintileri,
O pamuk ellerin gibiydiler be,
Yüzümü okşayan çiçek tüyleri.
Özlemin dağlarda biriktiğinde,
Saymakla bitmedi fiğ taneleri.
Açıp görsen kalbimde,
Sırçadan sarayları,
Tebessüm ne kelime?
Çekersin halayları.
28.04.2003 PENDİK/İST
Bana sorma,
Neden sabahın umut yoğrulduğunu?
Bilirsin,
Hayatın güneşle doğduğunu.
Bana sorma,
Akşam iniverdi,
Dağlara hüzün hüzün,
Ufuk, bekliyor güneşi,
Seni özlediğim gibi,
Ağır ağır ona doğru gidiyor
Şu buruk çayınızdan verir misiniz?
Uyanamadım,
Şiirsel imgelerim deseniz,
Kavrayamadım.
Sözlerinizdeki mânâmı derin?
Sizin oralarda havalar mı serin?
Gerçek sevgi tek sende var,
Senin gönlün bana pınar
Oluk oluk sevgi akar,
Fedakarlık ismin anne
Bazı sana karşı çıktım
Nedir tüm gerçek sana söyleyeceğim,
Eğer varsa ki; Maskem indireceğim,
O sahte duyguları sildireceğim,
Gönlün tam ortasına hançer sapladın.
Anlamışsın ki zaten her şey gerçekti,
Gözlerim uyku vadilerine,
İner atlılar gibi,
Yüreğim kağnı olmuş,
Ninniler söyler gibi,
Bedenim gün yorgunu,
Susuz kervanlar gibi,
İstanbul ağlıyor biliyor musun?
Hep hüzmelerimden boşalır gibi,
Veremez yinede gönle serinlik,
Bulutlar hazanla ağlaşır gibi.
Ne olur, hiç verme kendine izin,
Bu gece,
Bambaşka bir alemin temsilcisiyim,
Bir mi, iki mi?
Zaten umrumda değil,
Bulutları kurutacak bir özlem yangınıyla,
Boşluklar içindeyim,
Tepeören'le ilgili bir şiire bu sayfalarda rastlamak çok güzel. teşekkürler Ersin kardeş.