Taşıyamıyorum…! desem inanır mısın?
Gözümün önünden eksilmeyen, sürekli uçuşan
Kıvılcımlar var, anlatsam tanırmısın?
Saman alevinden birbirini taçlayanlar,
Güneşten bir parça çalıp cebine saklayanlar,
Boş vaatlere kanıp avucunu koklayanlar,
Ayağını bastığın yerde iz bırakmalısın
Bunun için;
Topuklu ayakkabı giymen şart olmasın.
08.11.2007
Ahkâmı kesiyorlarsa da, seyr-ü seferden,
Anlamazlar biliyorum elifi-mertekten,
Gördüm ki savurmaları boşkeseden,
Vaz geçtim derdimi anlatmayı denemekten.
Gözyaşları var timsahtan alınmış emaneten,
Dünümde yanımdaydı, iyi günümde,
Bu gün de yanımda,
Mesafeye rağmen, kötü günümde.
Çekinmem kimseden adıyla şanıyla,
Konuşurum onu, herkesin yanında,
İyilikleri ile her gün dilimde.
İnsanlığı kötü günde es geçen
Arkadaşlıklarını paralılardan seçen
Zor gününde görüşmeyi kısa tutup,
Nasılsın deyip geçen(!)
Çok arkadaşım varmış benim.
Birini gördüm…!
Gördüm ki; yutkunamadım,
Nefesim kesildi, hiçbir şey soramadım,
Yıldırım çarpmış gibi ayağım yerden kesildi.
Yalnız aklım mı, gönlüm de ona takıldı
Karadeniz!
Kah kuduruyor, hırsından kabarıyor kabardıkça,
Hiddeti neye kime bilememiş insanoğlu asırlarca,
Bilinmez ki kaç ağaç sökmüş kaç ağaç götürmüş yıllarca.
Barikatlar yıkar, gemiler yutar, enginlere sığmaz taşar günlerce
Onu anlayamamak, derdini dinleyememek ne acı,
Oyuncu değiştirmek,
Teke tek müsabakada, etik değil.
Bu şartlarda mücadele edemem.
Zor değil galibi tahmin etmek,
Ne izi ne çizgisi kalıyor
Su üstüne yazılan fani oluyor
Herkes üstüne doluyor
Alt kalan arkasından soluyor.
Hedef karşıya geçmek,
Sal bahanesi oluyor.
Bir umut,
Yeniden başlamıştım
Gerilere sünger çekerek.
Başıma taç yapmıştım
Güllerin alâsını seçerek.
Dışına benzemedi mübarek
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!