Gözü tıkanmış kalmış,
Bir susuz pınar gibi;
Hasretle yanmış kalmış,
Seni anan var biri...!
Gözlerim yaş dökemez,
Ellerim uzandı sana, kaldı mı boşta;
Neden eremiyor istediğine gönül…?
Geçen güzel günlerimiz, iyi ve hoş ta;
Neden deremiyor, istediğini gönül…?
Yeniden başlamak güzel,
Eski iyi alışkanlıklara…
Ey Erdal’ım artık düzel;
Meyletme sonu kötü yanıklara…
Bilmek önemli değil önceden;
İrkildim birden, sesini duymuştum sanki,
Söylenen bir şarkıda, beni çağırır gibiydin...
Dilinle söyleyip demek, andın beni o an ki;
Hislerin çağlayıp da, beni haykırır gibiydin...
Erdal Sayıl
Sevaba gireyim derken,
Kendini boynuna kadar,
Günaha batırma...!
Helalle haramı ayıran çizgi,
Çok ince, bunu bil;
Bazen bir cevap aldığımı sanırım;
Yıllarca düşünüp hazırladığım soruma...
Fazla araştırmam, hemen inanırım...
Aldandıkça, daha bir gider zoruma...
Açayım meraklısına burda sorumu...
Gülümsedim, ne yapayım, elimde olmadan...
Asla değildi niyetim, seni kırmak...
Alay sandın seninle, görmek sevinciydi bu;
Anla, buydu, aşkımı yüzümde haykırmak...
Yaklaştım, adım-adım;
Bir güzel mutluluğa…
Bir kendimi yokladım,
Kaldım soluk-soluğa;
Yanılmışım, anladım…
Ateşi avuçladım;
Yanan elim değil,
Aklımdı...
Suyu hava saydım,
Solukladım;
Kendimi ben tam manasıyla,
İfade edebildim mi desem...?
Şiirlerim vasıtasıyla,
Gönlümün aynasıyla.....
Acaba fethettim mi bir gönlü;
Tebrikler..tamm puanımla kutluyorum saygılar sunuyorum
Tebrikler..tamm puanımla kutluyorum saygılar sunuyorum
farklı bir çalışmaydı usta..ilgiyle ve beğeniyle okudum..emeğinize sağlık....