Sen selamı sabahı kestin bu ara
Bu günlerde seni kızdıran nedir
Beni görüp yüzün kaydı duvara
Seni bu gün böyle gezdiren nedir
Hep Allah kuluyuz o nasıl bakış
Bir günlük vuslatın bir ömür değer
Yolunu beklemek zulüm olur mu?
Yâr uğrunda ölmek mubahsa eğer
Yatakta yatarak ölüm olur mu?
Yaram mı kalırdı gelip de sarsan
Annem ölünce yetim, sen ölünce sahipsiz
Kalmak ne demekmiş sen gidince anladım
Yokluğun içimde dağ… Yalnızlıkta rakipsiz
Olmak ne demekmiş sen gidince anladım
Ne yaptımsa dolmuyor inan içimde yerin
Bulutlar ağlasın dursun, nafile! ...
Yâr için döktüğüm yaş kadar olmaz
Erciyes Dağı’nın zirvesi bile
Bendeki dumanlı baş kadar olmaz
Her damla bölünse inan bin kere
Sen gidince bu yerlerde
Ne tat kaldı ne tuz kaldı
Ya beklerken ömür bitti
Ya bitmeye çok az kaldı
Bırak yalnız sağı solu
Seni ilk gördüğümde on sekiz yaşındaydın
Şimdi zaman yıpratmış ihtiyar olmalısın
Muradına erdin mi? Erdinse gözün aydın
O halde mutlu mesut bahtiyar olmalısın
Yaşadığımız günleri artık birer rüya say
Kar diye girdim ateşe…
Ben yandıkça gül ağladı
Seyrettiler hep pür neşe
Dayandıkça gül ağladı
İstanbul’u adım adım…
Bu ne zalim dünya ne zalim hayat
Yollarıma tuzak kurdukça kurdu
Çektiğim her çile anlımda hat hat
Alın yazım gibi durdukça durdu
Ben kara dediysem hayat ak dedi
Böyle delice seven serseme…
Acıma, yazıktır günahtır deme
Hâkimsin hüküm ver kur bir mahkeme
Verdiğin her hüküm kesin olsun yâr
Cezam idam olsun… Uğraşma boşa
Dün resmini gördüm tesadüfen de
Tanıdım! Demek ki unutmamışım
Kalbimde bir yara kalmış sayende
Demek ki ben seni unutmamışım
Yıllar geçmiş ama tek hüzün, farkı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!