Bir otobüs yolculuğundan gelmişim
kapıyı açsam, ev boş
kitaplar var ama, ev boş
derleyip toplayıp getirsem
o dağları, ovaları, ırmakları
kitaplığın raflarına koysam
Ey bana şiiri sevdiğini söyleyen
Sahte yüzlü serseri
Senin anladığın
Kavunun keli
Acurun beli
Sersemliğin de seli
Kaldır kafanı kitabından
Hayat akıp gidiyor caddelerde
Fabrikalarda, iş yerlerinde
Kaslar çalışıyor,çıkarlar çatışıyor
Yön veriyor evrene sonrasız hırs
Orman yasası kapımızda duruyor
DİZELER
Yaşlıyım, hastayım ve yalnızım
Evimi tepenin doğu yamacına yaptım
Beyaz,uzak ve dağınık
Sakalım rüzgarla karışıyor.
Nilüfer Yaprakları
Nilüfer yaprakları suda yüzüyor
Çiçekler rüzgarda çırpınıyorlar
Nilüfer çiçeklerinin ötelerinde
İki küçük kayık buluşuyor
Verses
You who come from the old village
Tell me what is happening there..
When you left,were the chill plum-blossoms
Flowering beneath the white window.
Şimdi nasılsın?
Ağrıların geçti mi
Tansiyonun normale döndü mü?
Bak hayattasın hala
Şimdi soytarı bir maymun sokaklarda gezip,
Şeytanı taşlıyor
Pazaryolunda
Arabanın önünü kesip
Ölüme bir adım,deyip
Yallah,kendisini tutmasa
Sen yanı başımda
Mırıltılarınla ninni söylerken
En dişi tavırlarınla
O korkunç güzel bakışlarınla
Bana bakarken..




-
Melaike Hüseyin
Tüm YorumlarGüzel bir manzara olmuş yine Hocam! Günlük gibi.
Hanımefendiye selamlar. İncir olacak da yenmeyecek mi Hocam! :-) Avrupada tane ile satılıyor şu incirler. Tanesi söylemesi ayıp, bidolar. Gurbetçim durur meyve tezgahı önünde, bakar şu memleketinden gelen teker teker kağıda sarılı, içi bal dışı ...