Gel der, gel…sadece sen ol, gel…
Bir dönence misali, karanlıkların körlüğünün doruğunda…
Cismin ışığı gördüğü vakitte ki, görmek için çırpınışlarında…
Uzandıkça kalbine…
Tekmeliyorsun elimi…
Oysa uzanan el, gönül hecesi…
Yalnız geldik bu dünyaya…
Yine yalnız döneceğiz…
Kalabalık değiliz aslında…
Zihinlerin zorlandığı, mantıklı delillerin sorgulandığı sonsuzluk…
Aynen insan zihni gibi…
Evren, sonsuzlukları kapsayan, sonsuzlukta var olan bir bütünlük halinde…
Oysa yaşanan her şey bir soyut hayatta…
Yaşananlar…
Yaşamak için kurgu lazım, yaşamak için düşünce, yaşamak için yaşam vakti…
Beden sancıdan kıvranır…
Ruh ise, kıvranan bedene acır içten…
Düşlerimiz vardır bizlerin, olmayacağını bile bile…
Rüyadıyız bizler, ilaç içmiş ruhumuz…
Mışıl mışıl uykuda…
Sadece, bedenimiz dolaşıyor bu rüyada, diyar diyar…
...Saatin var mı?
Zaman ne diyor benim için?
Yıllanmış şarap gibiyiz, hayatın tozlu yollarında. Ne kadar, çile çeker isek o kadar kaliteli.
Sabır etmek ne demek?
Sabır:" Menetmek ve hapsetmektir. Kontrol etmek." Kelime manası bu.
Neleri men ediyoruz hayatımızdan? Nelere ulaşmak için?
Bir ney hüzzamında, ruhum uzaklara gider hep…
Çağırır ta uzaklardan, sevgi kokusuyla renklerin cümbüşü…
Ruh bir arı gibi sarhoş olur, aşık olur bu kokuya…
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!