Çok mu sevdin diye sordum..
Aslında biliyordum!
Evet çok sevmişti..
Keşke bir şeyleri değiştirmeye gücün yetseydi..
Evet dostum,
Kelimelerimin şiirlerden sonra bir mektuba olan yabancılığı kadar yabancıyım kendime.Ne zaman büyüdüm diyemeyecek kadar çok zaman geçmiş çocukluğumun üstünden.Avuç içimdeki yaşama çizgilerimi göremeyecek kadar çok günah toplamışım ellerime…
Anne oldum.Öyle çok şiir getirdim ki bu dünyaya, hepsini asmak isterdim boynuna.Mavi bir gökyüzümüz vardı.Aşk vardı.Sen vardın,ben vardım.Uzatıp ayaklarımızı bu ilişkinin uzatmalarını izliyorduk.Birbirimize ellerimizle yalanlarımızı yedirirken, bazen ceplerimize sakladığımız başka aşklardan atıştırıyorduk.Neşterin ucuna iliştirdiğim günahlarım vardı.Bir de yaş kaybından ölen gözyaşlarım..Tam kadınlığımın ergenlik çağında ayrılmıştık…
Aramızda geçen o konuşmayı hiç unutmuyorum.Ayrıldık deyince ayırabildik mi geçmişimizden kendimizi? Hiç mi kokumu hatırlatan bir parfüme rastlamadın? Hiç mi yürüdüğümüz o yoldan geçmedin? Ah be kendi eski olsa da acısı içimde hiç eskimeyen sevgili, tek bir gün bile hiç mi beni özlemedin?
Gülüşün milli bayrak gibi dalgalanırdı yüreğimde!
Mutluluğa kapımı açtığım bir gündü..
Hep misafirperverdim bilirsin..
Gözlerimden içeri girmiştin..
Kalıcı misafir olduğunu sanırken ben,o gecenin rüşvetini verip çekip gitmiştin..
Perşembeyi cumaya bağlayan geceydi bana geldiğin gece!
bu acıyı unutmak için kaç kere seni sevdiğimi unuttum..
beynimi kazısam da bir tek gidişindi hafızama yer eden..
depremler yaratıp,
şiddetle sarssam da yine sen kalırdın enkazımın altında..
hiç bir kurtarma operasyonu kurtaramazdı seni benden..
Ben senin hep mutlu olmanı istedim.
Ama benimle!
Onunla değil…
Zamanın içinde anı olmayı bırak,
Zam'an' kelimesinin içinde,
Unutmuştum!
İzmir’in üstünü örtecek kadar ihanet vardı ceplerinde…
Tüm hırsızları utandıracak kadar başarılıydın,
Bir insanın gülüşlerini çalma dersinde..
Yutkunmuştum!
Sevmiştik! Hatta çok sevişmiştik..
Her gece kaldıracak bir kadehimiz vardı..
Ve sabah sevişmeye nerde başladığımızı unuturduk!
Sabahları birbirimizi sevmediğimizi anlayacak kadar ayık olurduk!
Yine şerefe demiştik!
Dün gece çok içmişiz..
sabah uyandığımda yatağın ucundaki içki kadehini devirdim ayağımla..
işe geç kalmayayım diye ütüsüz gömleğimi giydim yine
erkencisin sen!
Acelen varmış gibi gitmişsin..
Alalacele giyinmişsin belli tokaların hala masanın üstünde..
Milyarlarca insan
Milyarca anlam yüklemişti aşka.
Kimse bilmiyordu,
Biz çok şanslıydık.
Biz ikimiz aşkın sözlük anlamıydık!
Bana hep ya gidersen,Ne yaparım ben derdin?
Ben sana ya gidersen diye bile soramadan gittin!
Ne yapacağımı bile söylemeden gittin!
Aslında yapacağım çok şeyde yoktu...
Sen bende susmayı öğrenmiştin,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!