1961 yılında Sakarya'nın Hendek kazasında dünyaya geldim. İlkokulu köyümde bulunan Güldibi Köyü İlkokulu'nda, ortaokulu Hendek'te, liseyi ise Adapazarı'nda dışarıdan imtihanlara girerek bitirdim. And. Ünv. Kamu Yönetimi'nde okumaktayım. Hukuk bürosunda kâtiplik yaparak, emekli olduktan sonra Sakarya'da kitabevi açtım. Evliyim. Gökalp ve Çağatay adlarında iki oğlum bulunmaktadır.
4 Nisan 2011
Gidişinle perişan millet hayli zamandır,
Bozkurtlar halen yasta, bu ayrılık yamandır.
“Dört Nisan” hep matemde, o hep kara bağlıyor,
Şenlensin Başbuğ’un şanlı otağı,
Toplansın Bozkurtlar Tuğ’una doğru!
Kaldır yere düşen kutlu sancağı,
Koşalım zaferler çağına doğru!
* * *
Bekliyorum kaç asırdır,
Soylu bir “Han” gelmez oldu.
Türk elleri öksüz gibi,
Bir çile ki, dolmaz oldu.
Uygur’da bir can ağlıyor,
Yorumlara bakıp, açmak mı lâzım;
Üstüne soğuk su içmek mi lâzım?
Bunlara cevap mı? Tenezzül gerek.
Şeytanı görmeyip kaçmak mı lâzım?
Mazlumoğlu der ki, itler ürürken;
Zelzele demekle anlatılır mı?
Bu tarih ebedi unutulur mu?
Ağustos ayları hep gama salar;
“On yedi” demeyin, gözlerim dolar.
Bilmem mebus mu olsam, gösterişli abası;
Bu geçim darlığında, dolgun maaş cabacı...
Bu zamanda pek lâzım, gücüme de güç katar.
Etiketi fena mı, yedi ceddime yeter…
Bir töredir bayramlaşma;
Bayramınız kutlu olsun!
Bu dünyada helallaşma,
Bayramınız kutlu olsun!
Türk işitip, Türkçe söyler:
Ardına koymuyor, elden geleni;
Kahretmeye yemin etmiş bir kere!
Hışımla yaptığı gönül talanı,
Seyretmeye yemin etmiş bir kere!
Zevk alıyor uzaklardan bakarak,
Altmış bir senesi ilkbaharında;
Baharın sonunda, mayıs ayında:
Dünyaya gelişim her canlı gibi,
Kazamız Hendek’tir, köyüm Güldibi.
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!