Güneşi aldılar elimden...
Bakma sen...
İşe gidiyorsam da...
Eve dönüyorsam da...
Bir heykel kadar ruhsuz...
Bir dişli kadar rutin...
Bereket yağmurlarıyla geldi bahar.
Ceylanlar bıraktı gözlerini ovaya…
Ekinler vazgeçti sarıya çalan renklerinden.
İshak’tan bir çocuk nasıl olabilirdi…
Ve bir adam ağlıyordu hıçkırıklar içinde…
Anlayacak kim kalmıştı derdinden…
Gitme kal yanımda, geceye katran bulaşır.
Diyemedim bir türlü, sen benim güz gülümsün.
Özlemin arşa çıksa, gönlüm aha alışır.
Sarmasan da yaramı, sen benim güz gülümsün.
Kar yolları kapladı, bilmem kaç ay sürecek.
Yollar kalsın orada, ben seni seviyorum.
Bahçendeki gülleri, bilmem kimler derecek.
Güller solsun orada, ben seni seviyorum.
Yıldızlara baktırdım, gelecek de var mısın.
Beni arıyordu hala....
Gözlerin.
tayflar püskürten, gözlerin.
Değil mi anne...
Bir esintinin bağrından düşüp,
Kapını çalacak diye...
Ne kadar unutmak, istedim bilsen.
Bir şarkı dinledim, kaldı bu gece.
Bir defacık olsun, yüzüme gülsen.
Acılar yoldaşım, oldu bu gece.
Kaç kez öpmüştü dudaklarını oysa.
Kaç kez kestane ağacını yoklamışlardı.
Bahçeliydi evleri,sokağın başındaydı.
Gelinlik bakmışlardı vitrinlerin önünde.
Eve geç kalmışlardı kaç kez.
Yağmurların altında ıslanmışlardı...
Sevdiğimsin gülümsün,iki gözüm, özümsün.
Ağlama kaderine, kaderine ağlatmam.
Hüzün günleri bitti, gülümseyen yüzümsün.
Ağlama kaderine, kaderine ağlatmam.
Bir gün olsun girmesem, gözlerinin içine.
Susuz kalmışsa çiçekler diyorum
Sulayacaksın.
Okşayacaksın bulutları
Yağmurda ıslanacaksın
Ağaçta unutmayacaksın kedileri
Ölürler çünkü atlayamazlarsa
Gel dedim se be gülüm,
Dedim işte öylesine...
Sakın yaklaşma.
Yasaklarıma taşırım seni.
Günahım olursun...
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!