Hoş geldin can dostum gönül haneme
Özlemiştim seni göreyim dedim
Uzak durma öyle otur yanıma
Yüzümü yüzüne süreğim dedim
Gurbetin kahrını bilir çekeni
Sorma usta sorma garip halımı,
Batırdılar seyrek suda salımı,
Kazandım çakallar,yedi malımı,
Dostlar meclisinde,soyuldum usta.
Geçtiğim yollarda güller açardı,
Bir ürkek güvercin, dalıma konmuş,
Kalbinin sesini duyar gibiyim.
Esrarlı bakışlar aklımı almış,
Mecnun gezdiği diyar gibiyim.
Girdab-ı hüsrandan çıkmak istiyor,
Soğuktan titriyor, sabahın fecri,
Beklediğim güneş, doğmuyor usta.
Çatlamış toprağa, ulaşmaz ecri,
Rahmet gazab etmiş, yağmıyor usta.
ne demişem gene surat asırsan,
öz özüne ay yar esir coşursan,
ne eşidifsenki mennen küsürsen,
bilmiremki dodağ alttan ne deyir.
küsme mennen bu dağların ceylanı,
Nerdesin ey dünya,aval aval bakarsın,
Cehennem ateşine, insanları atarsın,
Anaların suçu ne,yavruları yakarsın,
Herkes ağzını açıp,seyirci mi kalacak?
Suriye deki bu yangın,ne zaman son bulacak.
Vatanı bölmek için, fırsatını kollayan,
Gözü dönmüş düşmanın, bayrağını sallayan
Başı boş enik gibi, karaltıya havlayan,
Kanı bozuk kancıklar, dolaşır aramızda,
Tanıdık o hançerin izi var yaramız da.
Otuzaltı köyü dört mahallesi,
Soğuk suları var serin yaylası,
Kışın çiğelemi yazın lalesi,
Bir başka açıyor Taşlıçay’ımda.
Ziyaret tepesi balık göl dağı,
taşlıçay’ın yaylası,
geçmez yürek yarası,
oğlan hasta kız hasta,
nedir bunun çaresi.
tez kalkmış sabah erken,
Henüz onsekizinde
güzeller güzeli bir kız
yüzü ne kadar güzelse
bahtı da o kadar
kara mı kara
Teşekkür ederim Necibe hanım.Sağolun varolun.