avuçlarının için de yarattığın bahçeye düştü gönlüm
kirpiklerimden süzülen yağmurlarla
açtı papatyalar
herkesin istisnasız bir hikayesi vardır
herkes herkesin merak eder hikayesini
herkes merakla dinler birbirini
ve
herkes yazar birine
hikayeden hikaye .!!
sabahın o ıssız saatlerini oldum olası çok severim
kimsecikler yok sercelerden başka
yürüdükçe gönlüm aydınlanır
eylül 'de geldi sessiz sedasız
güz yağmurları kapıda
Ne acıdır baharda baharı yaşayamamak
Suçlusu kim !
Sen, ben , o
topu topu biz
Hoşgeldin Nisan
adın bile güzel , umut aşılıyorsun insanın yüreğine
Yeni başlangıçlara yeni umutlara yolculuk seninle
Hani bazen
__ doluya koyarız almaz boşa koyarız dolmaz
Hadi hep birlikte şubat ' a hoş geldin diyelim , heybesinde bizler için neler var bilinmez ama
Ben ilk önce ; Sağlık
Huzur
Mutluluk
Refah
Adalet istiyorum
hoş gel MART
hoşça gel
yaralarımızı sar , yüzleri güldür
yüreklerde ki yangını söndür
...
eskimiş eski kafalı bir benim
ne senle baş edebildim ne alfabeyle
kıt kanaat geçinip giderim
topu topu yirmi dokuz harf var
ama
milyon kelime
bir tebessüm zorlar dudaklarımın kapısını
sonunda usulca aralanır
havalanır
gözlerimden döküldü şiir
dizkapaklarıma kadar yığıldı hüzün
dışarı da yağmur içimde terkedilmişlik hissi
ne gecem belli
ne de gündüzüm
Ya sen bulunmak istermisin ..!
Elbette.. İlk bulduğun gibi!
sen öyle san
senden habersizliğim acıtır canımı
duam oldun dudaklarımda
ölümdür kavuşamamanın adı
ölüm ,
çoktan çalmıştı kapımı
ah bende ki umut olmasa !