Yeryüzünde bir aşk
Aynı şehirde bir âşık
Aynı şehirde bir de maşuk.
Aynı yeryüzünde bir aşka yakalanıp,
Aynı şehirde sözcükler, sesler, düşler, gözler,
Bir fotoğrafta kaldı gülüşün
Uzatsam ellerimi
Dokunabilir miyim?
Kahkahalarınla yan yana gelebilir miyiz yeniden?
Gülüşlerinden yüreğime salıncaklar kurabilir miyiz?
Gökyüzünde süzülen martım mısın sen?
Yoksa itişip kaçışmaya çalışan bulutlarım mı?
Dağların doruklarında gülümseyen karım mısın sen?
Yoksa sahrada yaşama tutunmaya çalışan bir çöl çiçeğim mi?
Karanlık gece
Kararabildiğine karanlık
Üstümde bir ölüm sessizliği
Can evimde bir dilsiz yara
Ne yana dönsem sen
Hangi harften başlasam sen
Ne zaman bir sen düşse aklıma
Bir ben çıkıp gidiyor karanlığa
Ne zaman bir senli hasreti kucaklasam
Bölüyorum âlâsı günleri
Gündüzleri senin payına
Geceleri ise benim payıma düşürüyorum sevgili
Kayıp sözcükler var boğazıma düğümlenen
Sisler geçidinde şimdi yaşayış hülyası
Ne yanda bahar gelir göremezsin
Umut kırmızılığına emanet can kırıntıları
Bir şehirin büyüleyicisi
Varlığın yanı başımdayken
Kapının öte tarafındaydım ben
İnan bir an olsun ölüm geçmedi aklımdan,içimden.
Ayakları yere sağlam basan bir inancım vardı
Bir de inancıma sıkı sıkıya düğümlediğim umudum.
Yüreğimi onlara dayamıştım ben .
Önceden de vardım
Şimdi de varım
İlk değil gelişim
Son olmayacak belki de
Belki bin asır yaşındayım
Yorgunluğum o yüzdendir
Öyle bir cümle beklersin!
Öyle bir cümle kurmalıyım
Öyle bir cümle kurmalıyım ki noktası vuslat olsun.
"Öyle"
Kelimeleri sihirli mavili kalpler durağına
Geceyi aşka yelken açan gemiye çevirmek lazım
Gündüzlerden bulutumsu kurdeleler yapmak
Ömürlük sevgilere kırmızımsı güller serpiştirmek lazım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!