Cafer Taşkın Şiirleri - Şair Cafer Taşkın

Cafer Taşkın

aşk ölümsüzlüğe yazılmış
uzun bir mektup sevgili
ve ben karmakarışık duygularımın harmanlandığı
umut başaklarının acı türküsüyüm
aşk bir ağustos gecesine benzer sevgili
yüreğin orta yerinde buruk hüzünler

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Ben Seni Sevdim
Gülüşünü, bakışını
Üzüldüğünde dudağının
Bir çocuğunki gibi titreyişini
Bir hüzün buklesinin
Yanağına konuşunu

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Bugün eskilerde kalan bazı heyacanlar canlandı yüreğimde. O sersemleyici, o uyuştururcu duygu yine aynı derecede sardı kalbimi, sımsıkı parçalarcasına sardı. Neydi bu işin sırrı, nasıl düşerim ben bu tuzaklara, neden uslanmaz bu yürek, nasıl yine beni onulmaz kederlerle başbaşa bırakır bu gönlüm. Bilmez mi ki, benim neler çektiğimi, sızılar derinden yüreğim, kaynar sular dökülür başımdan aşağı, yüzyıllar boyu hasretlikler biriktirir, örselendikçe sevgi pınarım. Aldan koyu bir renge boyanır, menekşe morunda bir karayı andırır. Bendeki bu birbirine zıt, birbirine düşman ve birbiriyle çelişen duygu cümbüşü ne zaman yerli yerine oturacak... Kimin uğrunadır bunca ızdırap, bunca çekilen özlem ve hasretlik... Yürek mi dayanır, bu sevdamın akıl almaz gücüne. Bu ne biçim bir güçtür ki, uykusuz geceler boyunca durmadan ayak diretir, benliğimi esir alır, beni benden alıp uzak diyarlara götürür. Hiç tanımadığım insanlar, sevdamı yargılayıp, beni mahkum ederler insafsızca... Hiç biri bilmez içimdeki sevginin serzenişlerini, hiç biri duymaz yürek yangınımın dertli feryadını, hiç biri sormaz garip halimi... Neler çektim o sevda adına, o uğruna acılara gark olduğum, -bilmez belki de olup-bitenleri- varsın bilmesin sevdamdan bihaber olsun... Her zamanki neşesi yüzünde parıldıyordu yine... Güzeldi gülüşleri yine, gözleri ve de elleri çok güzeldi. Nereden bilecekti ki onun için çekilen bunca acıyı... Sevgi veya aşk neler ifade ediyordu ona kimbilir? Aşk neydi ki onun için... Kaybetmek korkusu, başkalarının ellerinde onun ellerinin kenetlendiğini görme endişesi... Kimi düşlerinde yar diye görüyordu... Evet bu belirsizliklerin hiç birini, belki de hissetmedi yüreğinin derinlerinde... Yaşamadı belki de yaşanacak olan yarınların sabahında umudunu daima diri tutma formülünü, bilmiyordu anlaşılan... Hep iyimser olma çabası, belki anlaşılırım bir gün, belki farkına varır, olumlu düşünmeli yine de... Güzel şeyler düşünmek, gönlümü kandırıp o ulaşamadığım sevgiliye -gizli kalan duygularımı- elbet ifade edeceğim zamanın geleceğini, bu yönde sürekli iyimserlik içinde olma zorunluluğunu duymak... Ama nafile ey gönlüm, boşuna teselli verip durursun kendine. O seçimini yapmıştır çoktan. Sen durma böyle boynu bükük ve mahzun. Alıştır kendini yalnızlığın o soğuk ve ürpertici boşluğuna... 'Acı çekmek özgürlükse, özgürüz ikimizde...'

Devamını Oku
Cafer Taşkın

yaşamın tatlı anlamını
bu anlama değer yaşamayı
her an biraz daha derinden
biraz daha içten anlamayı
seni sevince anladım

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Resmine Baktığımda 'Canım Kardeşim Ali Taşkın'a'


Bu hüzün dolu bakışların ardında mıdır ki,
yaşadığın hasret kardeşim...
Kim ifade edebilir ki yüreğindeki dile gelmez bir nice özlemi

Devamını Oku
Cafer Taşkın

yaşamımın en güzel günlerini sana borçluyum ey sevgilim
düşünüyorum da bazen neler değişti seninleyken
sanki yeniden doğmuş gibiyim
öyle çok şey kattın ki bana anlatmakla bitmez
nereden başlasam ki yüreğime nakşedilen güzelliklerin
en basiti huzur veriyor bana varlığın

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Öylesine mutsuzum ki, mutsuzluğumun anlatımında nasıl bir cümle seçeceğimi bilemiyorum. İnsan sevgiyi kendi açısından değerlendirdiğinde, hep tek taraflı beklentilerle avunulur. İki insanın kayıpları ve kazanımları hiç ortak bir değerle belirlenip, onun üzerinde durulmuyor. Bugün benim yalnız üstlenebileceğim hatalar vardır. Ben bu hatalarımın oluşum süreçlerini kendim saptayıp, kendim kabullendim. Her zaman yaptığım gibi mutlaka özeleştiri boyutunda bir bakış açısı ile yaptıklarımı ortaya serdim. Benim de bazı zayıf yönlerim veya zaaflarım vardır her insan gibi. Derdimi açık bir ifadeyle, konuşma yoluyla karşımdaki insana anlatamama birebir sorunla karşı karşıya kaldığım zamanlar oluyor. Yani ne kadar kendimi zorladıysam ve ne kadar iyi niyetli davrandıysam da hiç bir sonuca ulaşamadım. Bu sorunlar yüzünden çoğu zaman kendimi hayatın en kötü ekseninden kurtaramadığım gibi, bu girdabın gitgide benim yüreğimde onulmaz yaralar açtığını biliyorum. Ne kadar zor günler, ne kadar acı dolu saatler yaşadığımı kimse tahmin edemez. Şöyle ki; her gün biraz daha derinden, her gün biraz daha içten yanıp, yakılmam, derinden bir eleme ve kedere doğru gidişatımın önüne geçebilmek çok güç görünüyor. Yıllarca kayıplarımın ardından ağladım durdum. Gidenlerin ardından başka da yapılacak bir şey yoktu ne yazık ki! . Ağlamaktı tek tesellisi, öyle sanıyorum ki bir gün gerçek anlamda güzel günler göreceğim elbet... Hiç ummadığım bir anda, hiç ummadığım birisi benim hayatımın umut kaynağı olacaktır. Elbet bunca çekilen acı günlerin mutlaka bir noktası vardır. Tam anlamıyla insanları kıskandıracak bir mutluluk istemek gibi bir talebim yoktur. Hayatın bu kötü ve tatsız veya zor yönlerini yaşamadan kazanılacak mutluluğun da geçici olacağı kanısındayım.

Sevda adına yüreğimde biriktirdiğim mutluluk kırıntılarından, kocaman bir sevgi dağının doruklarına tırmandığımı hayal edip, mutlaka başaracağım diye, kendime verdiğim sözü yenileyip durdum... Başarabileceğimi düşündüğüm bu uzun ve çetin hayat yolunda, acılardan aldığım güç ile bir sonraki durağın ferahlık hissi vereceğine inandım. İnce bir çizgidir, hayatımın atan şah damarındaki sevgiliye olan tutkulu, sevgi yolundaki durmadan ilerleyişim. İlerlerken de eğilip-bükülmeden, tökezleyip sarsıldıysam da, gözüme kestirdiğim hedefe ulaşmak adına direniş içinde oldum... Tırnaklarımla kazıyıp, tırmandığım bu ulaşılmaz sanılan, sevgiden örülü bu dumanlı dağın doruğunda, serin esen rüzgârlara bıraktım avazım çıktığınca yüreğimin avazını... Turnaların kanadına bağlayıp, sevgiliye olan aşkımın alevli rengine büründürdüğüm kızıla çalan hasretimi, savurdum peşi sıra uçuşlarında seyrettim bahtiyar ve vakur bir savaşçı edasıyla, öylece soluksuz kalakaldım... İşte dedim: ey yar! Senin ile hesaplaşmanın sonunda kazançlı çıktığımı biliyorum. Senin vefasızlığın yıldırmadı beni, aksine mutsuzluğun ve kederin beni daha da yaşama sıkı bağladığını bilmelisin... Bu gün ulaştığım sevgi çelikleşmiş bir inancın ta kendisidir. Onca acıdan sonra bana sunulan bir sevgi değil payıma düşen, mücadeleyle, azim ile kazandığım, uğrunda bedeller ödediğim ve damarlarıma işleyen, yüreğimin orta yerinde bir ritim tutturan, sonsuz nimetleri barındıran, emeğimin karşılığı ulaştığım sevdamdır.


Kocaeli - 26.04.2010

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Ovaya inip, çiçekli bayırlara tırmandım (*)
Salkım söğüt dalları yüzüme değerken
Yönümü bahar yüklü dallara kaldırdım
Binlerce çiçek yemişini vermeye hazırlanıyordu
Görülmeyen sayısız tomurcuklardan
Akan sıvının dallara yürüdüğünü duyumsadım

Devamını Oku
Cafer Taşkın

Sevdamın gonca gülü beni bilirsin
Aşkına vurgunum tüm benliğimle
Beni ben eden sevdamızdır
Başımı dumanlı dağa çevirensin
Yüreğimden neler gelir-geçer
Bilirsin sen beni, ben sende varım

Devamını Oku
Cafer Taşkın

deli gönül başını taşa vur
gözlerden yaşı kana çevirdiler
bu çark zalimden yana döner
dertli başımızı dumana çevirdiler

Mansur gibi dara çekildik

Devamını Oku