geceden beri saralı bir hüzün yoklar içimi
hangi yana vursam
bir yanlış rüzgar götürür kalbimi
yokum
düşer başım dizlerine
Yine bir sabah...
düşlerimiz hiç bitmeyecek
her kalkışımızda daha bir direngen
daha bir umut saracak içimizi
Dünya patlamalarla bombalarla sarsılırken
İstemiyorum artık
süslü tümceleri bıraktım
yalandan örülen yapılara girmem
anatarını da takdim ettim size
Bu bir bela bende
Bütün günbatımlarında vakit
Munzur' da bir seyirdir gözlerinde
bir o kadar acı saplanır yüreğine
canhıraş bir acı
tütünün yaralı parmağa ekilişi gibi acı
Sana bakıyorum durmadan
en olmadık yerden dönüyordum sana
yağmurlarla dönüyorum
fırtına olup kendimi kırıyordum sonra
İçimde sen yokken
İç yaralayıcı bir bakış
tutulur dilim söz kalır içimde
Yitik ilanları gibi arasan zor
bir gazetenin iç sayfasında
Acılarımın neresinden başlasam
Şehir kudurmuş köpek gibi bakar gözlerime
Her kaldırım acımasız
Her kaldırım düşük yapan kadın
Bomboş
Direnişim yırtar kafesimi
niçin vuruyorsunuz ay ışığını
sormadan edemeyeceğim amma
kim kazanmış kan oyununu
öyleyse niçin kaçıyorsunuz
gölgelerle kim kapatabilir gün ışığını
Çatlar taş
sızar su acısından
damla damla
bırakır nemini toprağa
gider canı kırılır kahrından
bıraktım sancımı geceye
dudaklarımda dilsiz bir kaval
nefesimde çıplak dağlar
ve sarar odayı keder
başım kamıştan bir yastıkta
sesim
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!