Bir miras bırakır atan sen ona bakıp yatan
Yan gelir yatarsın az diye kalanıda satarsın
Mezarını bile bilmez adınıda sormazsın
Ecdadını bilmeyen sen nasıl bir evlatsın
Kara tiren götürür seni asker ocağına
Kışla degildir peygamber ocagına
Hasret kalırsın ana kucagına
İstesende dönemezsin baba ocagına
Bu dünya mabet imtihanı her köşesi
kara bahtına yanıp ağlayan sen
yürekleri sızlatıp dağlayan sen
başına al yazma bağlayan sen
bir cam gibi kırılıp yüreği kanayan ben
dağları devirememki Ferhat gibi ben
aşka hürmetim var kandıramamki ben
evlerin direği kale gibi durur babadır
çırpınarak çalışır kazanır getirir sanadır
akıtır göz yaşını göstermez içini kanatır
alma ahını iflah etmez ömür boyu sana bir yaradır
hiç yoktur saçı kara bir baba
dertlerine melhem sözüdür sana atanın
Babam şapkan düştü alayım öpeyim elini
Bal akardı dilinden bilemedim kıymetini
Ekmek parasına yitirmedim şerefimi
Baba hasretin dağladı yakıyor içimi
Bilirimki ayırmadın dokuz evlat birini
Bilirimki her bakır muhtaçdır kalaya
Aslı sendir sakın söz etme ne dayın nede halaya
Girerse bir gün başın dar belaya
Bırak boş kalsın sakın sen inme sahaya
Ağlıyor kundak da bir bebek
Bebek değil gökden inmiş bir melek
Tut gönlünde bir dilek
Tüm dostlara müjde et
Bal mı bal akıyor yanağından
Bacım garaları bağladı
hep ciğerleri dağladı
gelip geçen hep ağladı
başın selamet olsun bacım
Derdin büyük dinmeyen bir sancı
Göze alma sakın zanapadan ayrılmayı
Gurbete çıkınca öğreniyor insan bağırmayı
Zanapadan başka yerde arama sen sarayı
Sen gönlüne taht kur bizim zanapayı
Bak inliyorum hep zanapa diye
Zanapa. Bir yandan eser tipi lapa lapa yağan kar sağanak yağmur
Her biri diğerine değmeden adrese teslim buluşur toprak anayla
Hiçmihiç kavga etmezler su olur akarlar sırayla
Geçicidir hırçınlığı vardır insanların nankörlüğü yine gök delindi derler
Toprak buluştu artık sevgilisiyle gülüyor yüzü ekinler üşümez
Oldu çekti üstüne yorganı
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!