Sakın olaki düşmeyesin dara
Canını çıkartırlar bağıra bağıra
Öküzle yan yana girmiş ahıra
Basmadan kuyruğuna habire bağıra
Söküp baksan beş para etmez ciğeri
Yazacaksın bir destan okkayı divit gerek
Sen ne edersen et döner çarkı felek
Olmadan kavun yenmez zaten kelek
Sen hayatın hevasında çalıyon tef dümbelek
İndiyse dizlerine ince bir sızı
Kalmamıştır bedeninde gençliğin izi
Ne hekimdedir çaresi nede hekim handa
Kalmamıştır bedeninde geçliğin ziz
Gençlik hevesiyle tutunayım dedim bir dala
Nerden bilirdimki için başka bir kova
Bana yar olur dedim yaradan hatırına
Bilseydim nankörsün bakarmıydım topuğuna
Deli divane az gelir ömrümü ettim virane
Her akşam senin için uğradığım yer meyhane
Mutlaka bir gün çöker içine hüzün hasret
Hiç oyalanma var git köyünü ziyaret et
Elbet vardır bir dostun edecek sohbet
Hasret gider öp topragını muhabbet et
Öyle bir feryadı figan edersinki
Kimselere duyuramazsın ahını
İnce düşünür duymaz kimse feryadını
Dosta açan sen ol dergahını
Kurt girmiş kemiriyor içini
İster begen ister begenme buymuş dünyanın biçimi
Eğme sakın sen yüzünü gönül dostuna
Bir gün ararda muhtaç olursun dostunun postuna
Ne hikmetse etmezsin bir kelam dostuna
Sinendeki yaraya melhem olayım sen güven kara gün dostuna
Güz gelince döker hazan yaprağı
Özlesende öpemezsin vakti gelmeden kara toprağı
Dirilircesine baharda açar yaprağı
Sabret gönül gelirim birgün
Bağrımda kazılsa kocaman derin bir yar
Bir lokma ekmek için geziyorum diyar diyar
Feryadı figan ederken gönlüm
Yanarım ahuzar geçen ömrüm
Olmadı fanide bir mührüm
Feryadı figan geçti gençligim
Dikenimle bana konandır şaşkın
Sığmıyor dünyaya bende şaştım
Yaktın kavurdun sen
Güle sormuşlar kimdir senin aşkın
beni benimdin ilk aşkım
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!