Uzaklığındır Ölümüm
Sen gittin gideli;
uzaklığın ölümümdür,
yokluğun ise isyanım.
Gecelerim katran karası olmuş,
Serseri ruhum yine çılgın,
İhtiraslı ve doyumsuz...
Bir baharı daha karşıladı çılgınca,
ihtirasla ve
Hiç bıkmayacakmışcasına...
Esen rüzgarı tenimde hissettikçe
Bul Beni
Kokun gül goncasını andırırken ruhuma,
gözlerinin esiri olmuşsa kadın yüreğim,
çocuk ürkekliğinde bul beni.
Damla damla akıyorsun kalbime,
sensiz her dakika zulüm
seninle her an cennet ömrüme.
Yokluğun kesiyor adeta nefesimi,
sessizlik derin tükeniş,
varlığın güneş sıcaklığı tenime.
Sevgili gamzelime...
Nasıl da isterdim bu yırtık pırtık yaralı kalbimi, bunca yara almadan sana sunabilmeyi... Yaşadığım tüm geçmişim ve sancılarımı silip gönlüne fırtınasız girebilmeyi... Gece yatağıma yattığımda, huzur sunduğun bahçemizde aynı huzurla gezebilmeyi...
İşte bunları düşünüyorum ben gamzelim. Güne başlarken, geceye hasret katarken ve seni tüm benliğimle isterken bunları düşünüyorum ben.
Boğazım acıyor şu an. Ölüme her an biraz daha yaklaştığımı bildiğim şu anlarda sadece boğazımdaki ağrıyı azaltmak istiyorum. Bitmek tükenmek bilmeyen öksürük krizleri yetmezmiş gibi artık nefes alırken bile zorlanmaya başladım. Evet... ölüyorum artık
Yüreğimde tarifi zor bir acı ile, zihnimin o çok bilinmeyenli denklemini çözmek üzere yatağımın üstünde oturuyorum. Yaşam nedir? Ölüm nedir? Neden doğdum ve neden ölüyorum?
Sadece bunları düşünmek bile, zar zor dik tutmakta olduğum bedenime ağır bir yük oluyor ve sırtüstü yığılıveriyorum yatağıma. Gözlerim tavana odaklanmış şekilde sadece kendimi ve bunca yılımı düşünüyorum. Tam kırkbeş koca yıl... Acısı ile tatlısı ile, cana can katan umutlarla, ömrümden ömür götüren anılarla geçen tam kırkbeş yıl...
Hep doruklardayım ben...
Aşkın en yücesini de yaşadım
acının en yoğununu da,
severken sevdiğimden de ayrı kaldım,
karanlıklarda iken nurlu sevdalara da daldım.
Ağlayan Şiirim
Bu sana ağlayan son şiirim.
Aşk şiirleri yazıp
Yaşayacağım doğanın sunduğu tüm renkleri artık.
Çiçekler açacak bundan sonra kalbimde
Soluklaşmış resimlerin ardına saklanıyorum,
saatin ilerlemeyen yelkovanı ile
kavga ederken.
Her resim ayrı bir anı,
her anı ayrı bir acı getiriyor aklıma.
Hüzünden ve hasretinden içim dağlanıyor gülüm,
Kadınlar ve Sen...
Ağlıyorum yüreğim parçalanırcasına.
Tek bir damla yaş akmadan gözlerimden, ağlıyorum...
Seni yaşamak, senin olmak ve seninle yaşlanmak için
hayaller kurarken ruhum,
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!