Ey hırçın eda,
Ey kahpe seda,
‘darbe’ diyen dil;
Sizlere el veda!
Gönüller,
Güller bile değişti…
Alkışlar,
Kışlar bile değişti…
Nesirler,
Sırlar bile değişti…
Dışıma bakma, içim yanar benim
Dert elinden yüreğim kanar benim
Gözlerim yaşlı gönlüm pınar benim
Durma gel sevgili, mevsim bahardır
halim yamandır
Ayrılık yaramdır
Almışlar elinden mavi bayrağın
Duman bürümüş başını Hazar’ın
Dört mevsimin renk cümbüşünde mahzun
Yosun bağlamış taşını Hazar’ın…
Büyük dağ’ın büyük derdi olurmuş
Düştümü yolunuz Ağın'a
Düşlerle büyür bir dünyanız
Toprağa bulanır bünyeniz
Bir hayat damar damar solur
O damarda kendinizi bulur
Gemuh dediğin bir ince söz
Dolanır,
Ay menzilinde dolanır
“Keser döner, sap döner”
Taş ayağına dolanır! ..
Çözülür,
Dinleyin yalancının narasını
Açarmış iki kardeş arasını
Yalan kılıfına sarılan dünya
Dökermiş iki de bir safrasını
Kafkaslarda örtülü bir pusu var.
Abi nasılsın beni unuttunuzmu yeni gördüm sizi selam ve saygılar
Bildiğim kadarıyla Elazığlı bir şairimiz.Gerçekten çok kaliteli.Şiirlerinde etkilenmemek mümkün değil.