İki kıvılcımın busesiyle meydana gelmiş
Asırlarca geçit vermez dağları deldirmiş
Nice deryaları, tuz göllerine çevirttirmiş
Kaç Ferhat ile Mecnun’u deliye çevirmiş
Nicelerini dermansız dertlere düşürmüş
Ah benim ceylan bakışlı gece kuşum
Seni gökte ararken, yerde bulmuşum
Avcı gibi seni aramaktan yorulmuşum
Görür görmez kalbimden vurulmuşum
Sanki senin zembereğinle kurulmuşum
Ne çarşıda, ne de pazarda bulunursun
Ne gözle görülür, ne de elle tutulursun
Ama her canlının kalbinde yer bulursun
İlelebet hep kalbimizin konuğu olursun
Sensin benim mayam, seninle yoğruldu hamurum
Tahlil ettim anne kelimesini
Hayran kaldım o iki hecesine
Çözemedim sırlı bilmecesini
Sordum, o kelimeyi nicesine
Sevgi, şefkat kaynağıdır dendi
Sanma ki her başını sallayan itaatkardır
Sanma ki her şey başladığı gibi iyi biter
Nedense genelde iyi başlayıp kötü biter
Bencileyin ekser kulun başına ak düşer
Sanma ki her alkışlayan, hakiki dosttur
Hayat çok pahalı yetmedi para
Hatun dedi ki kendine ek iş ara
Dinmedi içimdeki kanayan yara
Ah ne çok düşündüm kara kara
Bir türlü dinmedi o kanayan yara
İlk süt ağız, ne de yağız
Damakta mihenktir ağız
Bulunmaz ondaki lezzet
Belleklerde kalır ilelebet
Yoktur ondan pakı temizi
Rahmet üstüne rahmet iner annelerin üstüne
Rastlanmamıştır, annelerin evladına küstüğü
Darılsa, kırılsa da görse evladının düştüğünü
Ölümüne de olsa hemen koşup sarılır üstüne
Hangi sevgi olur ki onların sevgisinin üstünü
Nerede gülen bir yüz görsem
Seven bir kalbi vardır sandım
Ben onu, gerçek dost sandım
Seviyorum demesine kandım
Hayatta nerede gülen aşina bir sima görsem
Gözlerim albümlerde resmini arar
Müjdelenenler arasında ismini arar
Mahşer günü gözlerim cismini arar
Sensiz cennete verseler neye yarar
Gözlerim görmek, burnum koklamak
Bu şaire henüz hiç kimse yorum yapmadı. İlk yorum yapan sen ol!