Park ettiğin yerde kaldı, o beyaz tofaşın
Gencecik yirmi sekizdi, daha senin yaşın
Yalınız başına kaldı, biricik can kardeşin
Bu dünyanın neyini beğenmedin gittin be oğul
İçimde ateşinin izi kaldı, yanık çok derin
Fırsat bulursa acımadan yakar çıranı
Fark etmezsen hemen alır olan sıranı
Gözü yoktur ama iyi bilir senin paranı
Sorsan kalbi temizmiş hadi be oradan
Hatrına az dokun hemen suratını asar
Gözümden kan geldi yaşlarım dinmiyor
Sen gittin gideli içimdeki kor sönmüyor
Gönlüme attığın kördüğüm çözülmüyor
Haram olsun hakkım sana haram olsun
Sensiz gecemi kapladı hasret ile hüzün
Şehadete yürümüş, her asker kahraman
Hesabı sorulur elbet, gün geldiği zaman
Dökülen kanın hepsi, ayrı ayrı bir destan
Ödenir mi, sizin hakkınız, ödenir mi şehidim
Tekbir yankılanır, geçtiğiniz dağla taştan
Akıllı iken, zır deli olursun
Gül iken, kara çalı olursun
Medeni iken, dağlı olursun
Hele bir düşte gör, sen dostunu
Yaz da temmuz, kışa döner
Ne hayellerim vardı, hepsini sen çaldın
Şu seven gönlümü, dertten derte saldın
Sade canım kalmıştı, şükür onuda aldın
Gönlümde yaşamaya, hevesmi bıraktın
Vurduğun hançer, bak hala sol yanımda
Uzaktan bakıp ta aldanma tipime
İhtiyarlık gelmiş çoktan kapıma
Neyime yarar altın dolsa küpüme
Yaşaması zor olur ihtiyar olunca
Ruhun genç olsa da o tenin solar
Yıkılıp viran olmuş, bir çardak duldasında,
Kimsesiz köşelerin, karanlık kurnasında,
Yapayalnız kalmışım, sokağın ortasında,
Titreyen yürek bile, üşüyor bayram abim.
Tenekede yaktığım, bir ateşin başında
karganın bile, bülbül olmadığını
kalbi şükür süzün hiç doymadığını
güllerin durduk yere, solmadığını
anladım da, iş işten çoktan geçti
dervişin camiye ayyaşın meyhaneye
Sözlerine bakarsan, çok mertti
Çizmeyi aştın, o densizligin yetti
Eğer gelirse, konuşmanın vakti
Kaçacak delik, bulamazsın
En büyük meziyetin, hep kıybet
Kaleminiz kavi olsun üstadım. Emeğinize, yüreğinize, kaleminize sağlık.